"Türk tarihçiliğinin en önemli isimlerinden biri de Ahmet Cevdet Paşadır hiç kuşkusuz. Onun yazdığı "Târîh-i Cevdet", tarih çalışmaları yapanlar için önemli bir kaynaktır. Onun iki muhteşem kızı vardır. Birinin fotoğrafını cebinizde taşıyorsunuz genellikle; 50 TL lık banknotta fotoğrafı bulunan yazar Fatma Aliye (TOPUZ) hanım. Onu aynı zamanda edebi eserlerinin yanı sıra kadın hakları savunucusu olarak bilirsiniz Ahmet Cevdet Paş'nın diğer kızına gelince; İşte bu romanın yazarı Emine Semiye (ÖNASYA) hanımdır ( 1864-1944) O da kardeşi Fatma Aliye gibi bir yazar ve kadın hakları aktivistidir. ( "kadın hakları aktivisti" derken o dönemin koşullarında düşünün bugünkü koşullarda değil) Emine Semiye hanım, cumhuriyetin ilanına kadar aynı zamanda sıkı bir ittihatçı ve siyasetçi olarak bilinir. İttihat ve Terakki Cemiyeti ve Osmanlı Demokrat Fırkası faal üyesidir. O aynı zamanda bir öğretmendir... 1912 Balkan savaşı sırasında onu gönüllü hemşire olarak görmekteyiz. 1922 den itibaren ölümüne kadar ise öğretmen olarak ülkemize hizmet vermiştir. Ben hala merak ederim: Meşrutiyet döneminde bu kadar aktif olan bir kadın neden cumhuriyet döneminde siyasi arenada görünmemiştir? Acaba Cumhuriyet döneminde kadın haklarında görülen gelişmeler nedeniyle siyasi arenaya çıkmayı gerek görmemiş midir? Neden sadece öğretmenlik yapıp yazarlıktan uzak kalmıştır? Bu soruları yıllardır sorarım kendime ve yanıtını bulamamışımdır. Belki ileriki yıllarda Türk Kadın Hareketi ve Tarihi üzerine yapılacak çalışmalarda bir takım bulgulara denk gelebiliriz. Bu alanda çalışmalar yapan başarılı kadın akademisyenlerimiz olsa da hala bakir bir alan bence. Romana gelince fazla detaya girmeyeceğim. Günümüz Türkçesine dönüştürülen bu eser herkesin okuyabileceği, rahatlıkla anlayabileceği bir kitap. Erkek egemen bir toplumda, o dönemin sosyolojisinde, varlıklı bir ailenin kızıyken yapılan bir kütikülle ile yoksulluğa, sefalete düşmüş "Sabite" isimli kadının yaşadığı zorlukları dile getirmiş. Elbette aşk da var, mücadele ve sabır var ve de "eden bulur" var. İyi insan olmaktan vazgeçmeme var. Romanın çok keyifli bir kurgusu var. Ben bu romanı hiç sıkılmadan bitirdim. Anlatım tekniğine (geriye dönük anlatım) yer yer hayret ettim. Çok ama çok başarılı. (Bu konuda daha fazla ukalalık yapmayayım bunu edebiyatçılar yapsın) Bu kitap ilk olarak 1897 yılında Selanik'te çıkan Mütalaa gazetesinde tefrika edilmiş. 1909 yılında da kitap haline getirilerek yayınlanmış. Lütfen okuyunuz, bu toprakların muhteşem kadınının bu eserini okuyup dönemi biliniz tanıyınız. Romanlar sadece iyi vakit geçirme aracı değil çok değerli öğretmendir de. Öğrenirken edebi haz almanızı da sağlar." Kaynak: Kartal Yolcu Yine güzel bir yazarla tanıştırdığın için Sonsuz teşekkürler Kartal Bey.

SefaletEmine Semiye · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022288 okunma

·

1 artı 1'leme

·

773 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.