Gönderi

Gördüğünüz gibi, kitap 1900 adı verilen büyük sınıra vardı. Bir yüzyıl daha öğütülüp çalkalandı; olan bitenler insanların isteği doğrultusunda bulandırıldı - ne kadar eskiyse o kadar zengin ve anlamlı bulundu. Bazı hafızaların ürünü olan kitaplarda, dünyayı kateden en güzel zamandı - eski zamanlar, neşeli, tatlı ve basit zamanlar, sanki zaman genç ve korkusuzmuşcasına. Yüzyılın sınırını düşe kalka geçebileceklerinden emin olamayan yaşlılar, yüzlerini ekşiterek bekliyordu onu. Çünkü dünya değişiyordu, tatlılığı kalmamıştı, fazilet de keza. Çürüyen bir dünyaya tasa sızmıştı; kaybolan neydi, terbiye, rahatlık ve güzellik mi? Hanımlar artık hanım değildi, beylerin sözüne güvenilmiyordu.
Sayfa 143Kitabı okudu
·
57 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.