Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

30:"Hatırla ki, Rabbin meleklere şöyle demişti. “Mu­hakkak ki ben yeryüzünde bir halîfe yarataca­ğım." Melekler dediler ki: Ya Rab! Sen orada demek kan döke­cek, bozgunculuk yapacak bir varlık mı yarata­caksın? Halbuki biz seni hamdinle tesbih ve noksan sıfat­lardan tenzih edip duruyoruz. Hayır! Öyle değil mesele! İş sizin bildiğiniz gibi değil! Siz bilmiyorsunuz! Ben biliyorum!" eğer bu diyalogun maksadı Adem’i yarat­mak istediğini meleklere haber vermekse o zaman meleklerin buna itirazını nasıl anlayacağız? Çün-kü biz meleklerin Allah’a iti­raz haklarının olmadığını Kur’an’dan öğre-niyoruz: "Allah kendilerine ne emrettiyse O’na isyan et­mez­ler. Emredildikleri şeyi yaparlar." (Tahrîm: 6) Öyleyse mesele verilen bir haber karşısında sadece bir soru sormakla sınırlıdır. Meleklerin, mahiyetini anlayamadıkları bir haber karşısında sordukları bu soruyu illa da itiraz şeklinde anlamamak lâ­zımdır. Haberin yapısından kaynaklanan, hikmetin sırrını öğrenmek kastıyla sorulmuş bir soruydu bu. Bunlar halîfe denince yaratılacak bu varlığa Allah tarafından bazı güçler verileceğini, bu varlığın bazı özel­liklerle donatılacağını anladılar. Fakat böyle ira­deli bir varlığın evrenin zorunlu kanunlarla yönetilen düzenine na­sıl uyum sağlayacağını an­layamadılar. Kâinatta her şey itirazsız kulluk ilkesine dayanıyordu. Tüm varlıklar iradesizdi. Meleklerin kendileri de. Ama anlayamıyor­lardı, yeni bir varlık geliyordu ve bu varlık tüm diğer varlıklara göre iradeli, itiraz edebilme, reddede­bilme, karşı gelebilme, kafa tutabilme özelliğinde yaratılacak bir varlıktı. İşte nasıl olacaktı bu iş? İradesiz binlerce varlık içinde ira­deli bir varlık. Allah yeryüzünde kendi istediği şekilde hayat süre­cek bir varlık yaratmayı murad ediyor, ama halîfe olma özelliğinde yaratılan bu insanın bu özelliğinin yanı başında bir başka özelliği daha vardı. Bu insan ya halîfeliği seçecekti, ya da kan dökücülüğü ve bozguncu­luğu. Yâni bu insan hem Allah’ın istediği bir hayat tarzını tercih ede­bilecek, hem de kendi isteyip de Allah’ın iste­mediği bir yaşam biçimini de tercih edebilecek ve yeryüzünde kan döküp bozgunculuk yapabi­lecekti. Bu halîfe tabirinin içinde hem Allah’ın istediği biçimde bir ha­yat sürebilen, hem de kan dökebilen, yan çizebilen anlamları vardı. İşte görüyoruz bugün Allah’ın iste­diği imanı yaşayanlar da, Allah’ın istemediği bir hayatı yaşayan kâfirler de mevcuttur.
·
34 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.