Bana istediğimi verin gideyim..
King’in alışagelmiş yazım tarzının dışında bir eser olmuş; yüzyılın fırtınası.
Çoğu okur sever bu kitabı beğenmemiş, hatta sıkıcı olduğunu söyleyenler de çoğunlukta. Ancak ben “acaba bir sonraki perde de ne olacak diye” kitabın her bir satırını büyük bir heyecanla okudum, kurgusuna bayıldım, çok ilginç ve bir o kadar da dehşete düşürücü bir senaryo vardı ortada.
Kitap zaten roman olarak yazılmamış, King bu eseri bir TV dizisi senaryosu şeklinde yazmış, içeriği de birkaç bölüme onlar da birkaç perdeye ayrılmış.
Çoğu kişi sanırım bir senaryo niteliğinde yazılmış olmasından, içeriğindeki çok sayıda fazla karakterin yarattığı kargaşadan olsa gerek kitabı beğenmediğini ve çok sıkıcı olduğunu ifade etmiş, ancak başta da söylediğim gibi ben buna kesinlikle katılmıyorum, gayet akıcı ve sade bir üslup, bir biri ardınca derinleşen bir olay örgüsü ve sonrasında Little Tall adası sakinlerinin spesifik karakterleri, her birinin karanlık sırlarının açığa çıkması, tüm bunlar bu kitabın harika bir TV dizisi senaryosu olmasına neden olmuş.
Dizisini henüz izlemedim umarım o da senaryo kadar harika olur, ben bu eseri çok beğendiğim için zaten puanımı da yüksek verdim. Hatta kitabı okurken ara ara sanki Shakespeare’in o ünlü tiyatro eserlerini okuyormuşum hissiyatına bile kapıldım. Lütfen bu kitaba bu kadar haksızlık etmeyin, anlamaya çalışın ve en çok da okurken zevk ala ala tadını çıkarın, işte o zaman ne demek istediğimi anlayacaksınız.
Gerçi biz sadık okuyucular Stephen King’in çoğu eserini hayranlıkla okuyoruz, King ile ilk kez tanışacaklar için bu sözlerim.
Son olarak şunu da eklemek istiyorum, bu da yukarıda yazdıklarım gibi elbette şahsi düşüncemdir. Kitap eğer TV dizisi senaryosu şeklinde yazılmamış, roman ya da hikaye tarzında çiziktirilmiş olsaydı eğer, bence Stephen King’in en iyi çalışmalarından biri olurdu. 
Yüzyılın Fırtınası 
Stephen King
·
144 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.