2015-2016 yılları arasında YKY baskısından okumuş olduğum ve o zamanlar pek de ısınıp sevemediğim Kürk Mantolu Madonna’yı, İş Bankası Kültür Yayınları’nın çıkarmış olduğu Türk Edebiyatı Klasikleri’nden okurken bayıldım.. mest oldum.. ‘bir kitabı doğru zamanda okumak’ diye bir şey var ve bu çok doğru gerçekten.
O zamanlar doğru zaman değilmiş demek ki benim için.
Raif Efendi beni benden aldı okurken, öyle ısındım ki ona ve yaşadıklarına, sanki ben yaşamışım gibi hissettim. Maria Puder ile olan ilişkileri biraz sinirimi bozsa da Raif Efendi’nin o tatlılığı kitabı okuduğum süre boyunca beni çepeçevre sardı.
Konusunu zaten herkes az çok biliyordur o yüzden konu ile ilgili çok da bir şey söylemeye gerek yok.
Raif Efendi’ye, sanki gerçek bir insanmışçasına o kadar üzüldüm ki..
Kitabın ana konusu aşk fakat aşktan öte Raif Efendi’nin iç dünyası öyle güzel yansıtılmış ki Sabahattin Ali tarafından, Raif Efendi sanki gerçek bir insanmış gibi demiştim ya hani, iç dünyasını okurken de sanki içindeymişim gibi hissettim.
Çok güzeldi, gerçekten.
Bir oturuşta bitirilebilecek kitaplardan biriydi, çok beğendim gerçekten.
Herkese tavsiye ediyorum.