Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

245 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
57 günde okudu
Cezalandırmanın Tarihi: Madalyonun öteki yüzü
Suçlar, otoritelerin suç olarak nitelendirdiği davranışlardır. Suç işleyen bir kimse otoriteye de karşı gelmiş olur ve cezalandırılır. Bu Tarih öncesinde Sicilya, Addaura'daki yontma taş devrinden kalma mağaralarda da günümüzün modern dünyasında da görülür. Cezalandırma için tarih boyunca farklı yöntemler kullanılmıştır. Kullanılan yöntem işlenen suça ve topluma göre değişmiştir. Mesela Hint toplumunda Brahmanlar en ağır suçlarda bile sürgün cezası alabilirken daha alt sınıflarda işlenen suça verilen cezaların ağırlaştığı görülmektedir. Kitap bizi Babil'in kısas esaslı kanunlarından günümüz hukuk sistemine kadar giden bir süreçte cezalandırma yöntemlerini ve değişen, dönüşen toplumla birlikte cezalandırma yöntemlerindeki değişimi anlatmaktadır. 8 bölümden oluşan kitapta ilk 4 bölüm dünyanın 4 farklı bölgesinde kurulan ilk yerleşmeler ve cezalandırma anlayışlarından söz etmektedir. Geriye kalan 4 bölüm 4 farklı cezalandırma yöntemi üzerinden kitabın adı gibi Cezalandırmanın tarihini anlatmaktadır. Kitap sık sık gündeme gelen "cezalandırmanın ağırlığının suç üzerine etkisi" üzerine dikkate değer argümanlar barındırmakla beraber cezalandırmanın kendisinin de ne kadar işlevsel olduğunu sorgulamaktadır. Kitaba günümüz bakış açısıyla baktığımızda ise adeta madalyonun öteki yüzünü görüyoruz. Çünkü bizlere yaptırım konusunda toplum düzenini sağlayan kurallardan olan hukuk kurallarını ihlal eden kişilerin yaptıkları bu ihlaller sonucu bir yaptırıma uğradıkları öğretildi. Pozitif hukuka göre baktığımızda bu son derece mantıklıydı ama Hukuka uygun olan her şey adil miydi? Hukuk üzerinde etkili olan tek unsur otoritenin koyduğu kurallar mıydı? Toplumun düzenine baş kaldıran suç işleyen insanlar için insan hakları, eşitlik gibi değerlerin hiçbir önemi yok muydu? Kitap bizlere cezalandırma kavramına bu kavramın muhattaplarının gözünden bakma imkanı sunuyor, Tarihi ve pozitif hukuku mukayese etmekle beraber cezalandırma kavramını da sorgulamamızı sağlıyor. Bu kitap bizlere suçlar üzerinde etkili olan tek unsurun suça karşılık otoritenin verdiği ceza olmadığını da apaçık göstermektedir. Çünkü tarih boyunca suçla savaşta farklı toplumlarda çok farklı cezalandırma yöntemleri kullanılmıştır. Hatta kimi cezalandırma yöntemleri günümüz bakış açısından baktığımızda düpedüz vahşet olarak görülebilmektedir. Aydınlanma çağı beraberinde daha insancıl cezalandırma yöntemlerini getirmiş, 20. Yüzyılda uluslararası insan hakları kuruluşlarının da etkisiyle cezalandırma konusunda dünya çapında ciddi iyileştirmeler yapılmıştır. Ancak suçlar ve suçlular en ilkel toplumlarda da en ileri kabul ettiğimiz toplumlarda da ciddi bir sorun olarak varlığını sürdürmüştür. Kitap cezalandırma kavramı üzerinde geniş bir bakış açısı sunarken. Otoritenin elindeki yaptırım gücünü ne şekilde hangi amaçlarla kullandığına dair ciddi ipuçları vermektedir. Hukukun toplumla birlikte değişen ve dönüşen bir varlık olduğunu bir dogma olmadığını bilen ve bugünün doğrularını olduğu gibi kabul etmeyip sorgulayan belki de o doğruların yarının yanlışları olabileceğini fark eden herkese bu kitabı tavsiye ediyorum. Bir başka incelemede görüşmek üzere hoşça kalın kitapla kalın.
Cezalandırmanın Tarihi
Cezalandırmanın TarihiLewis Lyons · Paris Yayınları · 201812 okunma
74 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.