Uzun zamandır kitaplığımda olan fakat okumaya fırsat bulamadığım bir kitaptı Günden Kalanlar. Nihayet elime alıp okuduğumda keşke daha önce okusaymışım dediğim bir kitap oldu. Kazuo Ishiguro’nun anlatımı çok duru. Kelime oyunları ya da kafa karışıklığına sebep olacak tek bir satır bile yok kitapta. Okuduğum en dingin kitap olabilir Günden Kalanlar. Kitabın merkezinde Darlington Malikanesinin başuşağı Bay Stevens gibi gözükse de asında tüm kitap vakarlık üzerine kurulu. Vakarlık yani ağırbaşlılık, ciddiyet, yaptığın işin hakkını vermek ya da üstüne düşeni eksiksiz yerine getirmek. Kitabın konusuna gelecek olursak, yıllardır görev yaptığı malikanenin yeni sahibi Bay Farraday artık yorulduğunu düşündüğü Bay Stevens’a birkaç gün izin yapmasını söyler. İlk başta bu talebe soğuk bakan Bay Stevens, birkaç günlük aranın kendisine iyi geleceğini hem de bu vesile ile yıllar önce malikâneden ayrılmış olan Bayan Kenton’u ziyaret ederim düşüncesi ile yola çıkar. Kitap bu bakımdan iki tür yolculuk barındırıyor. İlki Stevens’ın Bayan Kenton’u ziyaret etmek için yaptığı fiziki yolculuk, diğeri ise Steven’ın yol boyunca anılarına yaptığı yolculuk. Bu ikinci yolculuk kitabın asıl konusunu oluşturmakta. Günden Kalanlar ile hep hayat hikayelerini okuduğumuz lordların, düklerin yerine bu kez onların yardımcılarının hayatlarına giriyoruz. İşlerine büyük bir sadakatle bağlı, ciddiyetten asla taviz vermeyen, kitapta sık sık karşılaştığımız üzere vakarlığı en büyük erdem olarak yaşayan bu uşaklar, hizmetliler, başuşakların görevlerini yerine getirmek için yer geldiğinde insani tüm duyguları bir kenara bıraktıklarını, adanmışlığın belki de en yüksek seviyesinde bulunduklarını okuyoruz kitap boyunca. Kaderleri efendilerinin kaderi ile birleşmiştir neredeyse bu insanların. Efendileri ne kadar başarılı ise hizmetliler de o derece başarılı, efendileri ne derece statü sahibi ise hizmetliler de o derece statü sahibidir. Hizmetinde oldukları malikane aslında sadece bir malikane değil bir markadır bu insanlar için. Tüm hayatlarını adamışlardır. Özel hayatları yoktur. İşlerine olan konsantrasyonu bozacak herhangi bir şeye yer vermezler hayatlarında. Efendileri öldükten sonra ise bir boşluk oluşur muhakkak. Ne bir aileleri ne de bir gelecek planları vardır. Kitap ara metinlerde bir aşk öyküsü de barındırmakta. Tabi tahmin edebileceğiniz gibi bu aşka en büyük engel vakarlık. Yaptıkları işi hayatlarının temel amacı haline getiren bu insanların hayatlarında başka bir duyguya yer olmuyor maalesef.

Günden KalanlarKazuo Ishiguro · Yapı Kredi Yayınları · 20185,2bin okunma

·

525 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Özgün Coşkun