Mutlu Sabahlar! Memleket Hikayeleri serisinin başlangıç kitabı. Farklı isimlerdeki basımlar da İnkılap ile tek çatıda birleştirilerek güzel bir eser çıkarılmış meydana. 1919’da ilk basımı yapılırken 1947 yılında yazar tarafından birkaç ekleme daha yapılarak elimizdeki güncel sürüme uyan son hali basılmış. Yaklaşık 25 yaşında sürgün hayatında kaleme aldığı bir roman. 1888 doğumu, 1913 de sürgünü diye biliyorum. Yanlışsa, lütfen düzeltin. Bu arada benim yanlışlarımı, eksiklerimi fark ettiğinizde lütfen söyleyin ben öyle ters cevaplar verip can sıkan biri değilim, aksine doğruyu bilip öğrenmek beni mutlu ediyor. Bu kitapta 1913-1918 yılları arasında Bursa, Sinop, Çorum, Ankara ve Bilecik illerimizi ve insanlarımızı öğreniyoruz. Büyük büyük dedelerimiz ve ninelerimizin gündelik yaşayış ve düşüncelerini okuyoruz adeta bu hikayelerde. Bürokratlar yani kısaca yönetim sınıfından olan insanlar ise en çok anlatılan, karşımıza çıkan insanlardır. Sonuç olarak sistemin işleyişi sağlayan, yürürlükteki maddeleri uygulamaya çalışan bu insanların tüm bozukluk, aksaklık ve tersliklere rağmen işlerini yapmaya çalıştıkları ama gerek yine bu koşullar gerek insanlar ve gerekse de karşılaştıkları neticesiyle sindirilmeleri ve çalışamaz hale gelmeleri anlatılır. Şeftali Bahçeleri adlı öykü bu konuda iyi fikirler sunacaktır zannımca. Yine burada gözümüze çarpan bir Anadolu eleştirisi olup bu eleştiri önceki kitaplarında da savunduğumuz Anadolu’yu küçümseme ve kötüleme değil sistemsel bir eleştiri ve tabularını asla yıkamayan halktır. Hatta ve hatta Kemal Sunal’ın birçok filmine konu ettiği, cübbeyi alanın hocayım diye masum ve saf insanları kandırdığı bol yergili filmler vardır ya, o filmleri anımsatan bir senaryo olduğunu belirtelim ki bu yapılan eleştirinin halkı kötülemek yahut küçümsemek anlamına gelmediği net olarak anlaşılabilsin. İlk baskıda olan hikayeler Yatık Emine, Şeftali Bahçeleri, Koca Öküz, Vehbi Efendi’nin Kuşkusu, Sarı Bal, Şaka, Küs Ömer, Boz Eşek, Yatır, Komşu Namusu, Yılda Bir, Sus Payı (Hakk-ı Sükut), Kuvvete Karşı ve Cer Hocası. Bahsettiğimiz sonraki baskıya eklenenler ise Garip Bir Hediye, Bir Saldırı (Bir Taarruz), Ayşe’nin Yazgısı ve Garez. Bu hikayelerden Yatık Emine ise 1974 yılında yani 48 yıl evvel filme çekilmiş. Ben şimdiden aralarındaki en iyi kitabı geride bıraktığımızı düşünüyorum. İçimden de haksız çıkmam için dua ediyorum bu cümleden. Hepimize iyi okumalar dilerim..

Memleket HikayeleriRefik Halid Karay · İnkılap Kitabevi · 19966,5bin okunma

·

159 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.