Gönderi

488 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 24 days
Lizbon’a Gece Treni ile tanıdığımız ünlü yazar Pascal Mercier uzun süren sessizliğini Sözlerin Ağırlığı ile bozup okuru bir dil tutkunu olan Simon Leymand’ın hikâyesi ile buluşturuyor. Alman bir anne, İngiliz bir baba ve Şark dilleri profesörü bir amcaya sahip olmak Leymand’ın entelektüel kimliğinin oluşmasında önemli yer teşkil ediyordu. Akdeniz’de konuşulan tüm dilleri öğrenme arzusu ve sözcüklerin anlam zenginliğine hayranlığı onu usta bir çevirmen yapmıştı. Leymand büyük bir incelikle çalışıp, çevirdiği eserlerin büyüsüne bozmayaya, duygu ve anlam kaybını en aza indirmeye çalışıyordu. Bu süreçte kaybettiği eşinden yadigar kalan yayınevi ile de ilgileniyor, dostları ve çocukları ile sakin bir yaşam sürüyordu. Ancak Leymand’ın hayatı bir doktorun verdiği tıbbi bir teşhis ile alt üst oldu. Aynı dönemde Londra’daki amcasının vefat ettiğini ve kendisine evini miras bıraktığını öğrendi. Trieste ve Londra arasında geçmişin ve şimdinin birbirine karıştığı, hayat ve ölümü sorguladığı, yazdığı mektuplarla varoluşsal sancılarına cevap aradığı bir dönem başladı. Artık kendi sözcüklerinin sesini duyma zamanı gelmişti belki de. “Senin dilinde konuşabilmeleri için hep yardım ettin başkalarına. Onlara senin dilinin sesini ödünç verdin ve onların, senin dilinde kendi seslerini bulmalarına yardımcı oldun. Bu dilde senin kendi sesin nasıl gelir kulağa? Sen kendin nasıl gelirsin?”
Sözlerin Ağırlığı
Sözlerin AğırlığıPascal Mercier · Sia Kitap · 202052 okunma
·
343 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.