Poe bu öyküyü 1843 yılında kaleme almış.Kendisi bir Amerikalı ve yazarak geçimini sağlamaya çalışmış başka bir işle uğraşmamış kaynakların yazdığına göre. Hikaye’den bir parça bahsettikten sonra yeniden yazarın kimliği ve karakteri hakkında okuduklarımı derlemeye çalışacağım. Kara Kedi hikayesi kısa bir hikaye benim dinlediğim kitapta sadece bu hikaye yer alıyordu.Cinayet işleyen,tüm davranışlarında neden ve mantık arama yetisini kaybeden hem evcil hayvanını hem de karısını baltayla odun gibi yaran ,önce vicdan azabına benzer bir duyguyu yüzeysel hissettikten sonra aklı bulanıklaşmaya ve hislerini kaybetmeye başlayan bir katilin hikayesi. Kaynakların yazdığına göre cinayet romanlarının öncüsü,suçlu psikolojisini ele alan ilk kitaplardan ve yazarı kendisi… Kitabın tam olarak karısının başına baltayı geçirdiği andan itibaren kendi iç dünyamda ben olsam bu katletmeden hemen sonra ne yapardım ne hissederdim diye düşündüm.Geri dönüşü olmayan bir yol bu,ne yapsan ne etsen asla eskisi gibi hayatımın devam edemeyeceği bir durum.Bir yere tıkılmak ve başkalarınca istemeyeceğim yargılamalar ve eziyetlere maruz kalacağım düşüncesi hızla aklımdan geçer ve cesetten kurtulmaya çalışırdım öyküdeki adamın yaptığı gibi aynı.Yalnız bir insanın başına sırf sinirlendim ve biri beni sakinleştirmeye çalıştı diye baltayı geçirmeyeceğime eminim en azından şimdilik:) Tâbi öyküdeki adam hep böyle mantıksız ve nedensiz davranan,sevgisiz bir adam değildi hatta çocukken evcil hayvanları seven,koruyan,himaye eden bir insandı ve kendisi gibi yumuşak hilm sahibi bir kadınla evleniyor.Ne oluyorsa şarap içmeye başladıktan ve alkoliklik derecesine getirdikten sonra kişiliğinde kötü bir insan olmaya doğru evrimleşmeye başlıyor önce kendisine sevgi gösteren her canlıdan tiksinme derecesinde nefret etmeye başlıyor sonra bu durum sinirlerini harap ediyor ve mantıksız davranışlar kontrolsüzce elinden çıkmaya başlıyor. Poe,bu öyküsünde alkolün insanı kötü birine çevireceği,tüm suçları işlemeye hazır hale getireceğini aslında vurguluyor. Daha önce şöyle bir konuşmaya şahitlik etmemiştim bir parça anladım bu alkolün bir adama,evliliğine neler yaptığına şu sözlerle tanık oldum.Kadın telefonda eşiyle gün içindeki rutin konuşmalarından birini yapıyor ve o kadar şefkatli,kırılgan bir ruhta olduğu bir sesi var ki diyor ki lütfen bu akşam içme söz almaya çalışıyor.Sorduğumda içtiğinde kendini bilmediğini dövmeye başladığını,bazen dışarda içip eve geldiyse çocukları görmeden yatak odasına geçirmeye çalıştığını anlatıyor..Haftada en az üç kez tekrarlanan gerçek bir oyun.O nedenle alkolün bir insana her şeyi yaptıracağına inanıyorum. Acaip derinliği olan bir hikaye okudum ve etkilendim diyemem ama şunları da düşündüm daha doğrusu bu hafta okuyup izlediğim her şeyle birleştirip derledim desem daha doğru olur. Hiç yaşlanmayan pop sanatçımız Selçuk Ural demiş ki; Bergen’in yüzüne kezzap atılmasaydı bugün filmi yapılmayacaktı adını sanını kimse bilmeyecekti neden Barış Manço’nun,Tanju Okan gibi düzgün sanatçıların hayatı film yapılmıyor çünkü acıyı seviyoruz ve acıdan besleniyoruz demiş.Büyük ölçüde haklı geldi bana da.. Yazar ın kendi hayatından beslendiğini düşündüm bu hikayesinin.Kendisi de alkolik ve öldüğünde bilinci kapalı ve sarhoş olduğu ölüm raporlarına geçmiş. Poe ile tanışmış oldum. Keyifli okumalar…

Kara KediEdgar Allan Poe · Kolektif Kitap · 20122,111 okunma

··

681 görüntüleme

Bu yorum görüntülenemiyor

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.