"Okumak, o ana kadar güvenle dayandığınızı düşündüğünüz parmaklıkların aslında hiç olmadığını farketmektir. O ana kadar var olduğunu zannettiğimiz parmaklıkların olmadığını keşfetmek, o ana kadar gördüğümüz her şeyin o ana kadar bize göründükleri gibi olmadığından kuşkulanmak, önümüze her şeyin arkasında sayısız olasılığın, her olasılığın arkasında sayısız hikâyenin ve bu hikâyelerin kesişmesinden, sayısız olasılıkta başka hikâyelerin serilmesidir.
Cemil Meriç Jurnal'de, düşüncenin şüpheyle başladığını ve tezatlarıyla bütün olduğunu yazıyordu. Her düşünce zihinsel bir hareket, her dikey hareket bir hikâyedir. Her hikâyenin dikey bir hareket, zihinsel bir hareket, bir düşünce olduğu gibi. Betrand Russell, "Dünyadaki bütün problem, aptalların ve fanatiklerin her zaman kendilerinden çok emin, daha zeki kimselerinse şüpheyle dolu olması" der. Tahsin Yücel Salaklık Üs tüne Deneme'de şunları söyler: "Salak her önerdiğini kesin bir gerçek diye önerir ve her inandığına kesin bir gerçek diye inanır" (2012, s. 8). Hikâyeler insan zihnini şüpheye açarak onları daha açık, daha anlayışlı, dünyayı ise daha güzel bir yer haline getirmektedir."
·
78 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.