" Toplumsal gerçekliği yöneten güç hiçbir zaman gerçek anlamı ile akıl değildi; ama bugün aklın her türlü özgül eğitim ya da tercihten arındırılması, artık onun insan eylemleri ve hayat tarzları hakkında bir yargıda bulunma görevine bile sırt çevirdiği bir noktaya ulaşmıştır. Akıl, bu görevini, dünyamızı fiilen teslim almışa benzeyen çatışan çıkarlara devretmiştir."
Frankfurt Enstitüsü'nün ve #maxhorkheimer 'in temel yapıtlarından olan #akıltutulması 'nda akıl kavramının tarihini, batıda aklın mitoslarla ve hurafelerle verdiği mücadeleyi, mitoslardan sarılayım derken kendinin de ona dönüşmesini anlatıyor.
Kitaba çevirmen Orhan Koçak'ın ön sözü ile başlıyoruz. Bu 57 sayfalık kısacık (!) ön sözü okumadan geçmemenizi öneririm. Yazarın hayatı, Frankfurt Okulu ve kitabın yazılma süreci hakkında bilgiler içeriyor.
Frankfurt Okulu'nun müdürüdür Max Horkheimer. #frankfurtokulu deyince akla eleştirel teori gelir. Marksist düşünceden yola çıkan noktaları olsa da zamanla diğer akımlardan beslenerek toplumsal eleştiriyi canlı tutmaya çalışmışlardır. Bu okulda hemen hemen her alanda eleştiri yapılmıştır.
Beş bölümden oluşan kitabı okumak için tüm dikkatinizi vermeniz ve felsefeyi sevmeniz gerekiyor bana göre. Yoksa zorlu bir okuma sürecinin içerisine girebilirsiniz.
Bu kitap için kısaca Max Horkheimer aklın tarihini yazmış diyebiliriz.
"... yanlış bir hayat doğru yaşanmaz."