Kitabı okurken hatta kitap bittikten sonra sayfaları kapatınca gözlerimi kapatıp "körlük" nasıl diye düşündüm. Belki de bunu yapmaya gerek yoktur. Belki de biz gören körlerizdir. Görmemek etrafı siyah yada beyaz görmek değil de asıl olanı görmemektir. Üstelik bireysel körlüğün hızla ve korkunç bir halde tüm topluma bulaşması o toplumu yok etmektedir. Eleştirel bir dille yazılan körlük toplumun gören körlerden gerçek körlüğe gidişini anlatıyor. Kitabın sonunda toplum olarak yeninden görmeye başlamaları bizim toplum için de hala umudun var olduğunu düşündürdü. Görmeyen gözlerimizin birgün yeniden ışığına kavuşması dileğiyle....