Günümüzde her şeyin hızlıca tükendiği ve tükettiğimiz duygularımıza adeta ders niteliğine Aida'nın mektupları...
Eczanede çalışan Aida insanların yarasını sarıyor, hiç yarası yok gibi ...Onun aşkına , hayat ile barışıklığına , dostluğuna ve yaptığı iyiliklere şahit oluyoruz mektuplarında ... Bazen mi guapo, mi soplete diye sesleniyor sevdiği adama bazen ise ; ya nur, habibi diyor. Hemde öyle umut dolu yapıyor ki bunu hayata küsmeden güçlü bir duruş sergiliyor ...
Müebbet hapse mahkum edilmiş sevgilisini yürüdüğü yollara çıkarıyor , altından geçtiği sokak lambalarına götürüyor mektuplarıyla. Dışarıyı ve renkleri mektuplarına taşıyor ...
Akıcı ve hızla okunabilinecek türden olmasına rağmen ben yavaş okumayı tercih ettim. Baş ucumda ve yolculukta bir süre bana eşlik etti ve kitaplığımda bana hep göz kırpacak ;)
Kalbime dokundu tavsiyemdir...