Kredi Yurtlar Kurumu'nda kalan öğrencilerin merak ettiği muhtelif soruları Yüksek Din Kurulu cevaplamış. Özellikle kader konusu bence böyle minik bir kitap için düşünecek olursam güzel işlenmiş. Dün kader bahsini uzun uzun düşündüm. Tevafuk oldu. Ben çok beğendim. Çünkü böyle kitaplarda gerekiyor. Herkes bütüne ulaşamayacağı gibi, ulaşmak içinde çabalamayabilir. Üniversite talebelerine yönelik böyle bir çalışma olması çok güzel. Çünkü bir alim zatın dediği gibi, "Bâtıl şeyleri iyice tasvir, safi zihinleri idlâldir." Zihinler müsait. En azından soranlara cevapları vermek gerekiyor. O safi zihinleri dolduracak yığınla şey var ama biz yine de bir şeyi tamam elde edemesek de bütün bütün vazgeçmemek gerektiğini biliyoruz. Kitapta Dinin Amentüsü işlenmiş aslında. Yani: "Allâh-ü Te'âlâ'ya, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe, kadere ; hayır ve şerrin Allâh-ü Te'âlâ'nın yaratmasıyla olduğuna inandım. Öldükten sonra dirilmek de haktır. Şahadet ederim ki, Allâh-ü Te'âlâ'dan başka ilâh yoktur." "Doğru tevekkül inancı, bizi yanlış kader inancından korur." "İnsan, ölümü hoş karşılamaz fakat herkesin kıyameti kendi ölümüyle başlar." "Allah, her şeyi kuşatan ilmiyle kulunun yaptıklarını ve yapacaklarını bildiği gibi edeceği duaları da bilir ve kaderini ona göre şekillendirir. Dolayısıyla insanın ettiği dua, Allah’ın takdirinin bir parçası olarak meydana gelir. Yani dua sonucunda bir değişikliğin olmasını Rabbimiz ezelde dilemişse bu değişiklik vakti geldiğinde ortaya çıkar, dilememişse çıkmaz." "Dinî esasları çok iyi bilmek, kalbin tasdiki olmadıkça kişiyi imanlı yapmaz. Buna en iyi örnek İslam üzerine çalışmalar yapan Batılı akademisyenler yani müsteşrikler/oryantalistlerdir." “Kur’an’ın haramlarını helal sayan, ona iman etmemiştir.”

Niçin İnanıyorumKolektif · Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları · 2023370 okunma

·

73 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.