Kitap ciddi bir gnostizim ve sembolik anlatı içeriyor, Herman hesse'yi anlamak için az buçuk Carl gustav Jung'un kuramlarına hakim olmak öte yandan biraz gnostizim anlatısını bilmek lazım diye düşünüyorum, Yoksa kafanız allak bullak olabilir aslında arketipsel ve masalsı bir anlatıya sahip olduğu için belli bir temel olmadan okunduğunda okuyucu kendi çocukluğunda ki simgesel merkezlere hafif dokunulduğunu hissedecektir. Eserde'ki simgesel tanrı olan abraxas, Gnostiklerin en üst düzey tanrılarından biridir m.s ikinci yüzyılda kilise tarafından heretik ilân edilen gnostik ekolün öncülerinden iskenderiyeli basilides tarafından abraxas en büyük tanrı olarak takdim edilmiştir. basilides sisteminde; gnostik yazınlarda abraxas, "büyük archon " (megas archon); yani fiziksel evrenin kurucularının en büyüğüdür. gnostik doktrinde 365 sayısının taşıyıcısı olarak, adında bulunan yedi yunan harfinin, bir yılda bulunan toplam gün sayısı 365 sayısına karşılık geldiğine ve ardından 365 göğü yöneten ve her gün için bir tane olmak üzere 365 ayrı erdem atfedilen yüksek ruhların varlığına işaret ettiğine yönelik görüş sabittir. basilides'e göre, isa mesih de abraxas tarafından yeryüzüne gönderilen iyicil bir ruhtur, ancak insanlar mesih'in yolundan sapmışlardır. Jung'un kozmogonisin'nde aydınlığın ve karanlığın hem birleştiği hem de aşıldığı üstün var olma gücü, karşı konulamaz etkinlik ilkesi, unutulmuş en yüce tanrıdır abraxas, Hem şeytanı hem tanrısallığı aynı form'da barındırır. zıtlıkların birliğidir. iyilikle kötülüğü, azla çoku, dinle aklı, varla yoku aynı bedende birleştirir. Eser'de arketipsel ögeler havada uçuşuyor, Gölge, Persona, Anima, animus gibi Jung'un kuramlarında büyük öneme sahip bu arketipler hikâyenin ana temasını oluşturuyor, Örneklendirelim ; Demian aslında Sinclair'in persona arketipi'dir. Yani Jungian terminoloji'de çevreye ayak uydurmak için edindiğimiz maskeleri ifade eder. İş yerinde, dışarıda, arkadaş ortamında olduğumuz kişiden farklısını oynamak, O ortama uyumlu davranmak sahte bir kişilik elbisesi giyinmek. Franz kromer karakteri Gölge arketipini temsil eder, Bu arketip Jungian terminoloji'de kişinin bastırılmışlıklarını, Karanlık tarafını kendinde sevmediği özellikleri başka kişilere yansıtma durumudur. Aslında kromer, Sinclair'in karanlık tarafının bilinçdışından fırlayan kısmını temsil ediyor. Yani Jung aslında bunu şu cümle ile özetler der ki ; "Başkalarında bizi rahatsız eden her şey kendimizi tanımamızı sağlar." Demian'ın annesi olan Frau Eva anima arketip'idir, Bu arketip ise Jungian terminolojisinde her erkeğin bilinçdışında yatan kadınsallığı ifade eder, her erkek, içinde o ya da bu, herhangi bir kadına ait olmayan sonsuz bir kadın imgesi taşır. Ve bu bilinçdışıdır, erkeğin sistemindeki asıl kadın biçiminin kalıtsal bir öğesidir. Bu imge, kadınlığın atasal deneyimlerini ve izlerini taşır. Ve bu imge sevilene bilinç dışı olarak, farkında olmadan yansıtılır. Bütün bu evreler ise bireyselleşmeyi temsil eder, Bilinçdışı ve Bilinç arasında ki zıtlıkları dengelemek Jung terminolojisinde sağlıklı olmayı bireyselleşmeyi ifade eder. Emil Sinclair aslında şizofren değildir, Bu bireyselleşme süreci içerisine girip zıtlıkların içerisinde bir anlam yakalamaya çalışan çözümledikçe bireyselleşen yazgısını anlayan bir karakterdir.

DemianHermann Hesse · Can Yayınları · 20215,2bin okunma

·

245 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

İlker