Yine tutulan bir eser ve benim yine zihnimde ters popülarite algısı yaratarak eseri okumayı bugüne kadar ertelemem... Bazen bakan gözlerimiz değil de, gerçeklere göz yuman, algıları kapatan zihnimiz veya duygularımız kördür... Öncelikle eser baştan sona okuyucunun yaratıcılığı ve hayal gücüne bırakılan, ucu açık etkileyici bir kurguya sahip. Yazarın sizi kendi dünyasına çeken özgün ve farklı bir anlatımı var. İçeriğe kısaca değinecek olursak, Nasıl bulaştığı bilinmeyen, beyaz felaket diye adlandırılan bir körlük salgını başlıyor ve hükümet halkı korumak adına, vakaya yakalanan insanlara karantina uyguluyor ve onlara yiyecek + sağlık bakım ihtiyaçları temin edeceğini söylüyor, ancak durum tabii ki de bu kadar basit değil. Görünen perdenin, körlük yaşayan insanlara karantina uygulanarak, sınırlı ihtiyaçlarının gideriliyor-muşçasına gösterilip, arka planın ise gerçekleşen bir düzine olayın dramatik sonuçlarından ortaya çıkan kaosa temellenmesidir. Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim. Kitabın çevirisi gerçekten çok iyi yapılmış ancak iç dizaynda konuşmalar paragraf şeklinde verilmiş. Bir iki yerde zihin dağınıklığı sonucu, ya acaba bu cümleyi kim kuruyordu diye anlayamadığımdan, olayı paragraf başına çektim. Diyalog diyalog verilseydi okumak daha kolay olurdu diye düşünüyorum. Onun dışında gerçekten etkileyici, bazı gerçekleri yüzünüze tokatla çarpan, toplumsal değerleri sorgulamaya sevk eden, psikolojik yönü ağır bir eser. Mutlaka okuyun ve okutun derim. Son olarak bana bu kitabı tavsiye edip dilinden düşürmeyen, Ötüken yolu fuar ekibim sevgili Ayça İ. Akbulut'a teşekkür ederimm. "-Bence biz kör olmadık, biz zaten kördük. -Gören körler mi -Gördüğü halde görmeyen körler..." Keyifli okumalar...

KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022104bin okunma

·

8,8bin görüntüleme

Mutlu keskinkılıç

@Mutlu1024 ·

25 Nisan 2022 23:46

Gerçekten güzel bir eser aslında hepimiz gören birer körüz …

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Seymaa