Lütfen insanları okuduğu kitaplara göre, dini inancına göre, mesleğine göre, fiziksel görünüşüne göre veya bıdı bıdı herhangi bir şeye göre kalıba sokma ve yargılama hakkına sahip olmadığınızı kendinize hatırlatın.
Kitap, önlenemez yeme isteğinin temelinde korku ya da onun tezahütleri olan öfke, gerginlik ve utanç duyguları olduğunu söyler. Bunların her biri, belli gıdayı yeme isteğine sebep olan temel duygular olarak geçer. Yeme arzusu; ya daha iyi hissetme isteğinden gelir ya da enerji düzeyini değiştirme isteğinden kaynaklanır ve arzulanan her bir yiyeceğin bir anlamı vardır. Kıtır kıtır olan yiyecekler stresten yeme, yumuşak ve kremsi olanlar rahatlama arayışı, bol baharatlı yiyecekler heyecan arayışı, yağ oranı yüksek olan yiyecekler boşluğu doldurma isteği (yalnızlık duygusu, gerçekle yüzleşme veya sorumluluk alma korkusu vs..) ve şekerli tatlandırıcıları arzulama ise genellikle eğlence arayışına işaret olarak görülmüş. Bunlar kitapta geçen yiyecek sınıflamasının yalnızca küçük bir kısmı. Kitapta yiyecekler tek tek kategorilendirerek de verilmiş ve küçük küçük önerilerle taçlandırılmış. Tabii ki buradaki önerilerin hiçbiri bir psikolojik desteğin yerini dolduramaz ancak kendi başımızayken kendi elimizi tutmanın yolunu açar. Aşırı yeme arzusu geldiğinde duyguyu fark ederek, bir dakika şu an ne hissediyorum, aç olmadığım halde neden kaynaklı yeme arzusu duyuyorum diyerek kendine cesaretle bakmayı sağlar. Ardından da duygu üzerinde çalışarak ve yeme arzusu hâlâ devam ediyorsa yerine daha sağlıklı bir alternatif koyarak veya porsiyon ayarlaması yaparak devam eder. Kitap bu şekilde zihinsel alışkanlık geliştirmek üzerine kuruludur. Çok uzun bir süreye yayarak keyifle okudum.
Sayesinde fikir edinip okuduğum
Melih'e teşekkür ederim.
Sizler için de keyifli okumalar dilerim..
Duygusal AçlıkDoreen Virtue · Destek Yayınları · 2020563 okunma