بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمنِ الرَّحيمِ
اِنَّا اَنْزَلْنَاهُ فى لَيْلَةِ الْقَدْرِ (1)
وَمَا اَدْريكَ مَالَيْلَةُ الْقَدْرِ (2)
لَيْلَةُ الْقَدْرِ خَيْرٌ مِنْ اَلْفِ شَهْرٍ (3)
تَنَزَّلُ الْمَلئِكَةُ وَالرُّوحُ فيهَا بِاِذْنِ رَبِّهِمْ مِنْ كُلِّ اَمْرٍ (4)
سَلَامٌ هِىَ حَتّى مَطْلَعِ الْفَجْرِ (5)
Bismillâhirrahmânirrahîm
1) Biz onu (Kur'an'ı) Kadir Gecesinde indirdik.
2) Kadir Gecesinin ne olduğunu sen bilir misin?
3) Kadir Gecesi, bin aydan hayırlıdır.
4) O gecede, Rablerinin izniyle melekler ve Ruh her iş için iner dururlar.
5) O gece, esenlik doludur. Ta fecrin doğuşuna kadar.
Kur'an'ı Kerim
"Evet bir tek Ramazan, seksen sene bir ömür semeratını kazandırabilir. Leyle-i Kadir ise, nass-ı Kur'an ile bin aydan daha hayırlı olduğu bu sırra bir hüccet-i katıadır. Evet nasılki bir padişah, müddet-i saltanatında belki her senede, ya cülûs-u hümayûn namıyla veyahut başka bir şaşaalı cilve-i saltanatına mazhar bazı günleri bayram yapar. Raiyetini, o günde umumî kanunlar dairesinde değil; belki hususî ihsanatına ve perdesiz huzuruna ve has iltifatına ve fevkalâde icraatına ve doğrudan doğruya lâyık ve sadık milletini, has teveccühüne mazhar eder. Öyle de: "
"Ezel ve Ebed Sultanı olan on sekiz bin âlemin Padişah-ı Zülcelal'i; o on sekiz bin âleme bakan, teveccüh eden ferman-ı âlîşanı olan Kur'an-ı Hakîm'i Ramazan-ı Şerifte inzal eylemiş. Elbette o Ramazan, mahsus bir bayram-ı İlahî ve bir meşher-i Rabbanî ve bir meclis-i ruhanî hükmüne geçmek, mukteza-yı hikmettir. Madem Ramazan o bayramdır; elbette bir derece, süflî ve hayvanî meşağilden insanları çekmek için oruca emredilecek."(5)