İlk defa gittiğim, büyük merak ve mutlulukla adımlarımı attığım ; huzurlu, sakin, dingin olan adanın mütevazi bir sahafı olan Nazım Hikmet'in, geçmiş kokan tozlu raflarından dikkatimi çeken ve büyük hevesle aldığım bir kitap oldu bu kitap...
İlk sahaf deneyimim de bu şekilde başlamış oldu ve dokunulmuş, hissedilmiş, defalarca kez sayfaları çevrilmiş bir kitabı okumanın değerini, verdiği nezaketi bu sayede anlamış oldum diyebilirim...
Canım 
Tezer Özlü sayesinde tanıştığım bir yazardı 
Leyla Erbil .
Tezer Özlü'den Leyla Erbil'e Mektuplar ile başladı yolculuğum ve 
Eski Sevgili ile sürdürüyorum bu tanışmışlığı, yeni tanıdığım yönleri ve daha derin bir Leyla Erbil ile...
Kitapta toplam 5 adet öykü var : " Konuşmadan Geçen Bir Tren Yolculuğu " , " Clinton Godson " , " Biz İki Sosyalist Erkek Eleştirmen " , " Bunak " ve " Eski Sevgili ".
Oldukça dik başlı, tiz, keskin, yoğun bir anlatıma sahip olan, temelinde " kadın " ı barındıran ve buram buram feministlik + devrim kokan özgür bırakılmaya çalışılmış öykülerdi kesinlikle. Olabildiğince betimsel anlatılmış, akıcılık sağlanmış ve duyguların yoğunluğu okura hissettirilmiş. Kitabın adını alan " Eski Sevgili " öyküsü yazarın ilk uzun öyküsüdür aynı zamanda..
Dümdüz, sıradan, kolay bir anlatıma sahip değil bu yüzden her okur tarafından beğenilerek okunabilecek bir kitap olduğunu düşünmüyorum..
Feminist ve devrimci ruhlu güzel kadının sözüyle, iyi okumalar...
" Ölçülerinize uymak zorunda duymadım kendimi hiç,
iki tane kıytırığın şartlandırmasına göre yön veremem kendime. "
·
136 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.