Normal People'da ortaya koyduğu işi çok beğendiğim için yazarın bu kitabını okumaya heyecanla başladım ancak büyük bir hayal kırıklığı yaşadım. Conversation with Friends'de neredeyse her şey eksik.
İki ana karakterimiz yasak bir aşk yaşadıklarını zannediyorlar. Hem karakterler hem de ilişki o kadar kabız ki meseleye asla ilgi duyamıyorsunuz. Kitabın ana eksenini oluşturan bu ilişkide okumaya değer bir şeyler olmayınca kitap gayet yavan bir hal alıyor.
Kitabın tanıtım yazısında hikayenin iki yakın arkadaş arasında geçtiğine dair bazı cümleler var ancak bu doğru değil. Politik doğruculuğa hizmet etmesi için kitaba eklenmiş olan ikinci arkadaşın hikayedeki vasfı lezbiyen olmak, yemek masasında feminist çıkışlar yapmak ve ataerkil kültürü eleştiriyormuş gibi davranmaktan öte gitmiyor. Son yıllarda bir kitap içerisinde bu kadar kötü bir kuir temsili görmedim herhalde. Karakterin ana hikayeye neredeyse hiçbir etkisi yok, daha da kötüsü bu karakterin bir öyküsü bile yok. Üstte bahsettiğim şeylere hizmet ediyor sadece.
Normal People gibi bu kitap da diziye uyarlanmış sanırım. Normal People hatrına en azından ilk bölümü izlemeyi düşünüyorum.
