Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Tevhidden uzak kalan Müslümanların birbirleriyle anlaşamamaları, fırkalara ayrılıp çekişmeleri ve aralarındaki düşmanlık nedenlerinin; tevhid bilincini yanlış algılamaları, çeşitli kaynaklara sarılmaları ve aralarında ihtilafa düştüklerinde konuyu Allah'ın kitabına götürecekleri yerde, kendi mezheplerine ve bu mezhebin din adamlarına götürmeleri olduğunu söyleyebiliriz. Her fırka, istediğini bunlardan temin etmekte ve doğru olduğuna kanaat getirmektedir. Kur'an onların bu halini şöyle özetlemektedir: '' Onlar dinlerine ilaveler katarak işlerini aralarında parçaladılar. her bir cemaatin taraftarı kendinde olanla övünmektedir.''(Mü' minun, 23/53) Hem nebimize hem de bize uyarı niteliğinde olan şu ayette ise:'' Dinlerini bölük bölük edip her biri bir taraf olmuş olanlar var ya, sen hiçbir konuda onlardan olamazsın.'' buyurmaktadır.(En' am, 6/159.) Bizim de bir Müslüman olarak, Allah'ın dininden başka bir dine veya(Hanefi, Şafii, Caferi gibi) isme kendilerini nispet edenlerle bir ilgimizin (kabul yönünden) olmaması gerekir. Bu sebepler Allah'ın tevhide sarılan ve onu korumaya çalışan Müslümanlara yönelik genel çağrısı şöyle olmuştur: ''Rabbinizden size indirilene uyun; Allah'a daha yakındır diye araya koyduğunuz evliyaya uymayın. Bilgilerinizi ne kadar az kullanıyorsunuz!'' (Araf, 7/3.)
·
70 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.