Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

144 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Asırlar öncesinden günümüze ulaşan dingin bir ruh ve sorgulayan zihin, bizi yaşamın pek çok noktasıyla ilgili tefekküre, kendimizi dinlemeye ve sorular sormaya çağırıyor. Zengin bir ailede doğup iyi eğitim almış olan marcus auralius, roma imparatorluğunun en önemli sezarları arasında sayılan bilge/ filozof bir kraldır. İmparatorluğun onun zamanında en ihtişamlı dönemlerini yaşamas, platon'un meşhur cümlesi ''hükümdarlar filozof, filozoflar hükümdar olsaydı, kentlerin yüzü ışırdı." ifadelerinin hayat bulmuş hali gibi aslında. Tam bu noktada Lokman kıssası ile altını çizdiğimiz, Kutsal Kitabımızda özellikle yöneticiler için çokca vurgu yapılan hikmet kavramı üzerine düşündüm. Kelamullah'a göre yöneticide bulunması gereken vasıflarının olmazsa olmazlarından biri hakikati yani olayların ve hayatın perde arkasını görebilmesidir. Marcus Auralius aynı zamanda stoacı felsefenin gelişmesine zemin hazırlayan önemli isimlerden biridir. Doğa ile beraber yaşamak, anı ve zamanı iyi kullanmak, yaşamı soğukkanlı ve akışına bırakarak karşılamak, erdemli insan olma gibi mottolara sahip olan stoacı felsefe günümüz kişisel gelişimcilerinden asırlar önce mutmain bir yaşam için gerekli ilkeleri bizlere sunarak kişisel gelişim kitaplarının tümünü sahadan silecek güce ulaşmıştır. Çevirmenin eseri ''Kendime Düşünceler'' ismiyle yayınlamasının sebebi metinlerin, bilge kral Auralious'un askeri seferler sırasında kendisine yaptığı telkinlerden oluşmasıdır. Yaşamdan çıkardığı anlamları 12 mektup halinde toparlayan bu dahi zihin, bizlerinde aynı telkin ve sorgulama süreçlerinden geçmemizi sağlamıştır. Her biri yaşamın önemli kapılarını aralayan mektuplarında unutmamak ve daha iyi anlamak için çizdiğim onlarca cümlesini birkaçını alıntı halinde paylaşmıştım ancak incelemeye birer cümle ekleyerek bana hatırlattıklarıyla küçük bir panaroma sunmak istiyorum. I. Mektup Auralius , etrafındaki yakınlarından öğrendiklerini dile getirmeyle başlar satırlarına. Geçmişten aldığı birikimle ilerleme yönteminin sunulması ve ailenin büyüklerinden başlayarak herkesten öğrenilecek şeyin bulunduğu mesajını vermesi geleneklerine bağlı herkesten tam not almıştır. II. Mektup ''Başka birinin ruhundakileri izleyip anlamadığı için bedbaht olana pek rastlanmaz; fakat kendi ruhunu yakından takip etmeyenlerin bedbaht olması kaçınılmazdır. '' İfadeleri büyük şairin şu satırlarıyla birbirini tamamlayan iki parça yapboz adeta: şarkıya dön! kalbine dön! eve dön! Hayat savaşa ve bir yolcunun geçici konaklamasına benzer. cümlesi ise Peygamberimizin (a.s) ''Dünya ile benim misâlim, bir ağacın altında gölgelenip sonra terk edip giden yolcunun misali gibidir." hadisi şerifini hatırlattı. Aynı mektubunda ''Doğaya uygun hiçbir şey kötü olamaz. '' diyen auralious şu ayetin muhattabı olmuştur sanki : ''Yedi kat göğü birbiri üzerine tabaka tabaka yaratan da O'dur. Rahmân'ın yaratmasında bir uyumsuzluk göremezsin. Gözünü çevir de bak, bir bozukluk görüyor musun? '' Mülk /3 III. Mektup Vücut, ruh, zihin: vücudun hisleri, ruhun arzuları, zihnin kanıları vardır. İmgelerden etkilenmemiz hayvanlara benzer. IV. Mektup İnsanlar kır evlerinde, deniz kenarlarında ve dağlarda inzivaya çekilecek yer arar; sen de buna şiddetli bir özlem duyuyorsun. Fakat bu özlem çok cahilcedir. Eğer inzivaya çekilme isteği duyuyorsan, gayet mümkün ve basittir bu: İnsan dilediği zaman kendi içinde inzivaya çekilebilir. Üstelik insan inzivaya çekilmek için kendi içinden, kendi ruhundan daha huzurlu, daha sakin hiçbir yer bulamaz, özellikle de kendinde inzivaya çekildiğinde ona huzur verecek şeylere sahipse. Huzur dediğin zarif bir düzendir. Hiçbir şey hiçlikten gelmediği gibi hiçbir şey de hiçliğe gitmez. Kötülüğe uğradım şikayetini ortadan kaldırırsan, zarar ortadan kalkar. Mantığın var mı?” “Var.” “Öyleyse neden kullanmıyorsun?” V. Mektup ''Allah hiç kimseye kaldırabileceğinin üstünde bir yük yüklemez.'' ayetine aklı selim aracılığıyla ulaşan auralius, kendi ifadeleriyle ''hiçkimsenin başına yaratılışı gereği katlanamayacağı hiçbir şey gelmez.'' demiştir. VI. Mektup Tarihteki bir diğer bilge kral aliya'nın şu sözleri sizce de intikam almanın en iyi yolu intikam alınacak kişiye benzememektir. diyen aurilus'un ahlaki erdemini hatırlatmıyor mu? ''onlar bizim düşmanlarımız, öğretmenlerimiz değil! unutmayınız ki! savaş ölünce değil, düşmana benzeyince baybedilir.” 'kalpler yalnızca Allah'ı anmakla mutmain olur.' ayetini bilge sezar kendisine ve çağdaşlarına ''..bir tek şeyden memnun ol ve onunla rahatla: toplumsal bir eylemden bir başka toplumsal eyleme geçerken tanrıyı hiç unutmamaktan. '' diyerek telkin etmiştir. VII. Mektup Her insanın sadece ilgilendiği şeylerin değeriyle değerlendirildiğini sakın aklından çıkarma. karakter mükemmelliği, geçip gitmekte olan her günü gerginlikten, uyuşukluktan uzak, rol yapmadan, son günmüş gibi yaşamaktır. 'son günmüş gibi' VIII. Mektup Ne muhakemede ne zenginlikte ne şanda ne eğlencede hiçbir yerde mutlu yaşama bulamadın. Peki nerede bulunur mutlu bir yaşam? İnsanın doğasının talep ettiği şeyleri yapmakta bulunur. IX. Mektup Eşinin karnındaki bebeğinin çıkmasını nasıl bekliyorsan, aciz ruhunun beden denen zardan kurtulacağı anı da öyle bekle. derken Hz Mevlana aynı beklentide olduğunu ''Ruh kuşum ne zaman kafesinden bahçeye uçacak?'' ifadeleriyle bizlere gösterir. X. Mektup şeylerin birbirlerine nasıl dönüştüklerini anlayabilmek için bir yöntem bul; dikkatini sürekli bir konuya ver, kendini bir konuda eğit. çünkü hiçbir şey ruhun yücelmesine bundan çok yardımcı olmaz. diyen marcus inşirah suresinin 7. ayetini yaşamına geçirmiş olmalı. ''Öyleyse, bir işi bitirince diğerine koyul.'' İnşirah/ 7 XI. Mektup Ben bana ait olanla yetiniyorum. XII. Mektup İnsanın kendisini diğer insanlardan daha çok sevmesine rağmen kendi hakkındaki yargısına, diğerlerinin düşüncesinden daha az önem vermesine hep şaşarım.
Kendime Düşünceler
Kendime DüşüncelerMarcus Aurelius · İş Bankası Yayınları · 202215bin okunma
·
225 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.