İlber Hoca ile hoş bir sohbet etmiş gibi hissediyorum. Tabii İlber Hoca ile sohbetin iki yönü var:
İlki, çok donanımlı bir insanın öğütlerini ve dünya görüşünü sizinle paylaşırken ki hazzını iliklerinize kadar hissediyorsunuz. Kitabı okumak, çok sevdiğiniz biriyle gece oturup geç saatlere kadar muhabbet bitmesin diye de ard arda çay ve kahve içmek gibi. Hatta bazen çişiniz gelmiş ama muhabbetin büyüsü bozulmasın diye kaçırmaya ramak kalaya kadar tutarsınız ya aynı o histen oluyor.
İkincisi ise ne kadar donanımsız, ne kadar savunmasız, ne kadar eksik, ne kadar dar görüşlü... olduğunuzu hissediyorsunuz. Kitabı okumadan önce egonuzun 'küçük dağları ben yarattım modu'nu kapatmanızı öneririm. Eğer kapatmazsanız, o dağların, kumsalda kumdan kale yapan bir çocuğun yaptığı tepecikten farklı olmadığını anlamanız fazla zamanınızı almaz.
Sadece tarihten değil gezmek, kitap okumak, müzikten, lisan öğrenmek... gibi bir sürü konu hakkından öneriye ve görüşe ihtiyacı olan herkese kesinlikle öneririm.
Kesinlikle yatırım tavsiyesidir.