Dergilere öylesine sarmışken, bir derginin de yeni bir başlangıç yapması daha doğrusu ilk sayısı olması nedeniyle bir göz attım. Sonra baktım ki çok güzel isimler var bu dergide alıp okumalıyım.
Ve ne oldu tam bir hayal kırıklığı. Edebiyat arayan, bilgilenmek isteyenler için tam bir hüsran. İlk bölümleri öylesine beğendim ki. Hele Albert Camus'un çocuğuyla yapılan röportaj beni Camus'un diğer okumadığım eserlerini okumaya yöneltti. Sonrasındaki okuduğum bölümler ise resmen seçim kampanyası gibi. Tamamen siyasi içerikli bölümler okudum. Bazı bölümlerde çok sıkıldım.
Ünlü isimlerin öyküleri mevcut, Zülfü Livaneli'nin bölümü güzeldi. Tarık Tufan zaten benim çok sevdiğim bir isim; onun öyküsü de çok güzeldi.
İlk sayısı olması nedeniyle, eksiklerini görmek sebebiyle diyerek bu dergiye bir kaç ay daha devam edeceğim. Ama beğendim mi diye sorarsanız maalesef. Bu kadar harika isimleri bir araya getirip edebiyat değil de siyaset olursa maalesef bir hüsran olur. İnşallah daha güzel bir formatta 2. sayısı ile karşımıza çıkar....