Şaman adayı, bir gece boyunca trans hâlinde bir deneyim yaşar ve geçmişiyle yüzleşir. Benzer bir durum olarak sufi dervişlerin toplumdan uzaklaşarak kendilerini çilehaneye kapatmaları sürecini gösterebiliriz. Zaten gelenekte "süluk" olarak adlandırdığımız şey, inisiyasyonun ta kendisidir. Şamanın toplumdan uzaklaşıp yalnızlaşmasının ruhlara baş başa kalması sonucunu doğurması ve adayın parçalanıp kazanda pişirilerek etlerinin yenmesi, şamanın etini yiyen ruhlarla akraba olması hâllerinde çiğlik profanlığı, pişmişlik ise kozmik bilgiye ermeyi kodlaştırır. Yunus Emre'nin, Taptuk'un kapısında geçirdiği günleri daha sonra "Çiğ idik piştik elhamdülillah" şeklinde dizelere dökmesi ile bu şamanik ritüelin benzerliği dikkatlerden kaçmayacak kadar belirgindir.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.