Milli mücadele yıllarından cumhuriyetin ilanından sonraki 20 yıla kadar uzanan süreyi, bu süre içerisinde toplumumuzda oluşan gelişmeleri artıları ve eksileri ile dile getiren, Selma hanımın şahsında bir tarihe ve o dönemin ankara'sına ayna tutan bir kitap. İnkılapların bir dönem nasıl yanlış anlaşıldığını, eğlenceden eğlenceye danstan dansa koşmanın veya son model kıyafetlerden kıyafetlere girmenin modernleşme sanıldığını yer yer ifade ediyor; bu noktada en güzel örneği şeyh Emin veriyor. Başlarda bu akımlara kapılan kimselerin zamanla hatayı nerede yaptıklarını, inkılabın aslında ne olduğunu görebildiklerini ve kendilerine buna göre değişiklikler yarattıklarına değiniyor. Bu noktaya da en güzel örneği; Selma hanımın ikinci evliliğini bitirip Kendi ayakları üzerinde durarak modern olduğunu gösterme çabaları ifade ediyor. Konusu dikkat çekici ve ilgi adanmaya değer olan bu kitap sürükleyici bir kurgu ile yazılmasına rağmen ne yazık ki akıcı bir dili yok. Uzunca bir cümlenin Türkçe kelimelerinin arasında farsça, İngilizce ya da Fransızca kelimelere denk gelebiliyorsunuz. Bazılarının anlamlarını bildiğimiz için akış bozulmazken bazen cümleyi tam kavrayamıyoruz. Abartılı söz sanatları yok, gayet Yalın bir dille yazılmış.

AnkaraYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınları · 20183,507 okunma

·

253 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.