Bu aralar okuma hızım oldukça yavaş. Bu yüzden tekrar Aslı Perker’e döndüm. Canın hiç bir şey yapmak istemediğinde ana kucağına dost sarılışına ihtiyaç duyarsın ya işte öyle bir şey. Sufle, epsilon yayınevi tarafından yeniden basıldı. İçinde yaşanmışlıklarla dolu, tüm hikayeler öyledir elbette ama burada birden fazla şey yakaladım. Güldüm, sinirlendim, ağladım. Farklı yerlerde birbirinden bağımsız üç hayat. Hayatın getirdikleri, doğrular ve yanlışlar. Ferda, Lilia, Marc... Üçüde kaçış noktası ya da terapi olarak mutfağı yemek yapmayı tercih eder. En çok Ferda ile özdeşleştim sanırım. Kendimi Ferda ile konuşurken buldum. Daha önce benzer kitaplar okudum mu ? Tabi aklıma ilk gelen yemek tarifleri de olduğu için Laura Esquivel / Acı Çikolata oldu. Ayrıca Yan Pasaj yayınevinin çevirisi Saç Örgüsü. Sanırım üç karakter etrafında döndüğü için olsa gerek. Suflenin yapılması zor bir yemek olduğunu ve birden fazla çeşidinin olduğunu öğrendim. Ayrıca farklı kültürlere ve şehirlere ait bir sürü şey. Ara ara kendimi google da araştırma yaparken buldum. Bazen düşündüğümüz şeylerin yanlış olduğunu hisseder kendimize kızarız. Üç karakterde bu çelişkiyi sonuna kadar hissetmek ve onlara hak vermek işte hiçbirimiz yalnız değiliz diyebilmek güzel. Aslı’nın mottosu bu zaten. Yaşanmış her duygu, yaşanabilecek her şey kitaplarda zaten var ve tam olarak da bu yüzden okumalı ve asla yalnız olmadığımızı bilmeliyiz.

SufleAslı Perker · Everest Yayınları · 2016214 okunma

·

228 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.