uygarlığın çöküşü ..:
“Ama bu hastalık farklıydı. Aniden geliyor; hızla öldürüyor ve yakaladığı kimseyi sağ bırakmıyordu.”
-Jack London / Kızıl Veba
Biz yaşananları, olaya tanık olmuş son insandan, bir zamanların üniversite profesörü ise de şimdinin ihtiyarından ve olayın üzerinden geçmiş 60 küsür sene sonrasından dinliyor olacağız..
2000’lerin ilk çeyreği, başlarda önemsenmeyen bir hastalık ilk ölümlere sebep olurken, kısa bir süre sonra olayın nasıl şekilleneceğini kimseler öngöremiyor. Bedenlerindeki kızarmalarla kendini gösteren salgın bir anda bambaşka bir seyre bürünüyor ve önüne gelen ne varsa kasıp kavuruyor… Bu esnada, başlarda itidal varmış gibi görünse de kendini tecrit ile kurtarabilen pek az insana rağmen kalanlar sokaklara dökülüyor ve bir talan/yağma düzeninin ilk izleri görünmeye başlıyor. Olayların son şahidi olan profesör Smith, kendi gibi 400 kadar insanla bir üniversiteye sığınıyor ancak onlardan da geriye sadece kendisi kalıyor. ‘Sadece kendisi kalıyor’ ile ifade edilen cümlenin başından sonuna kadar ise biz bir medeniyetin çöküşüne, bir kıyamete şahit oluyoruz bütün ürkütücülüğüyle. Kızıl Ölüm’ün gelmesiyle birlikte dünya mutlak ve geri dönüşsüz olarak dağılıyor paramparça oluyor.
Geride kalan bir avuç insan, yıkılan bir medeniyet, değişen yaşam koşulları; ilkelleşen toplum, dil, sosyal alışkanlıklar… Smith ya da torunlarının onu çağırış şekliyle Granser, tek başınalığından sonra kendi gibi bir başkalarının da olacağına dair inancını korumaya çalışarak arayışa koyuluyor ve muradına eriyor da aslında. Zaten biz de olayları 60 küsür senenin, üç kuşağın ardından Granser’in torunlarına anlatışı esnasında dinliyoruz. Bize hem salgın dönemini, vahşiliğin dünyaya egemen oluşuyla; çöken medeniyetin ardından gelenleri ise safsatası doktor/büyücüler gibi örneklerle anlatıyor.
Kitabı, okuduğum diğer salgın romanlarından ayrı tutan kısımlara değinecek olursam şu iki nokta öne çıkıyor:
• Gelecekte gerçekleşmiş ve daha ileri bir gelecekten, olayın meydana geldiği döneme projeksiyon tutan bir hikaye örüntüsü,
• Yazıldığı dönemden yüz yıl sonrası için müthiş sayılabilecek rakamsal ve sosyolojik tahminler…
Yerle bir olmuş medeniyetin ardından sunulan, olayların son görgü tanığı Granser’ce dinlediğimiz Jack London’a ait güzel bir okumaya siz de davetlisiniz.
kitapla kalın
