Evinizden, adeta seker gibi, içiniz ferah çıkıp da Paris'te iki saat dolaştıktan sonra, sebepsiz bir hüzün, ne olduğu bilinmeyen bir sıkıntıyla keyfiniz kaçmış, bitkin bir halde eve döndüğünüz hiç olmamış mıdır? Kendi kendinize:
"Neyim var?.." dersiniz. Fakat istediğiniz kadar kafa yorun bir şey bulamazsınız. Bütün ziyaretleriniz iyi geçmiştir, kaldırım kurudur, güneş sıcaktır; fakat yine içinizde, yüreğiniz yanmış gibi, acı veren bir sıkıntı duyarsınız.