Her kitap okunmamalıKitabın kapağını kapattım ve kendi kendime "Bu kitap bana ne kattı?"diye sordum,uzunca da düşündüm ama inanın bulamadım.
Açıkçası çok üzüldüm çokça da rahatsız oldum diyebilirim çünkü hep inandığım bir şey var ;"İyi bir tarafı bulunmayacak kadar kötü bir kitap yoktur."
Şu zamana kadar da doğrulayarak geldim ancak bunun aksine Beyza Alkoç bu inancımı çürütmek için ant içmiş gibi öyle ki kitap boyunca bi mücadele verdim,Tutulur bir şeyler bumak için kendimi ciddi anlamda zorladım üstelik her sayfada bu daha da zorlaşırken.
Her anlamda olması gereken değil de olmaması gereken ne varsa burada toplanmış gibi;Bir kere bütünlük yok...
Tamam! bir roman,bir yazar; duyguları ,düşünceleri olağan üstü bir sırayla karıştırır,evirir çevirir ama hep bir bütünlük ve denge vardır.
Ancak karantina bundan mahrum ,evrilmiş çevrilmiş öylece bırakılmış .
Dahası çelişkilerle dolu buda karakterleri soyutlaştırıyor.
Karakterler serinin devamında nasıl bir hâl adı bilmiyorum ama bu kitapta karakterler pek güçlü değil adam akıllı oturmuş hiç değiller -aile sosyal iliskileriyle,bakış açıları,düşünce kapasiteleriyle ,yaptıklarıyla, yapmadıklarıyla; Hayatın olağan akışında olsun dışında olsun çelişki dolular ve gerçeklikten uzaklar.-
Sadece karakterler mi ? Mekân tasvirleri de olmamış mesela, -kitabın bakış açısından bağımsız-
iç kemirecek kadar rahatsız edici bir eksiklik var.
Dil desem kelime daracığı çok dar ,cümleler yetersiz bir çok duygu aynı kelimelerle dönüp duruyor sıkça hatta iki üç sayfada bir aynı cümleleri okuyorsunuz. Daha da çekilmezi neredeyse her sayfası ağır küfürlerle,argo kelimelerle dolu.Edebiyat illede incelikle olucak düşüncesinde değilim elbette, ancak korumamız gereken sınırlarımızın olduğu kanısındayım.
Bunların üstüne konu ve içeriği en can sıkıcı nokta,özellikle Beyza Alkoç'un seçtiği kitleyi düşündükçe tedirgin olmamak elde değil.
Özetle ,kitabın neresinden tuttuysam elimde kaldı.
Çoğu kişi tutulur yanının; "En azından okuma alışkanlığı kazandırıyor" olduğundan bahsediyor ancak bu kitap kessinlikle o kitap değil.
Unutmayın kitaplar yontmayı da köreltmeyi de iyi bilirler; Doğru seçimler yapılmadığında aklınızın alamayacağı kadar tehlikeli olabilirler.
Hem bu şekilde edinilmiş bir okuma alışkanlığının kime ne faydası olabilir?
Her sayfasının ağır küfürlerle dolu olduğu, ne kelime daracığınıza ne de hayata bakış açınıza katkısı olmayacak,sosyal ilişkilerin çarpıklığı,aile içi saygısızlığın-sorumsuzluğun normalleştirildiği ,öğrenmenin ve öğretimin değersizleştirildiği, kadının küçük düşürüldüğü+kadın karakterinin kendini küçük gördüğü+ezildiği+eşya olarak bahsedildiği ve daha nice hoş karşılamayacağımız tümcelerle dolu bu kitap, okuruna ne tür bir davranış kazandırabilir ?
Özellikle ergenlik çağındaki, kişiliğini yeni yeni oturtmaya çalışan gençlerin çokça takipçisi olduğu bu kitabın bir okura kazandırdığı ya da kaybettirdiği alışkanlıkları ön görmek çokta zor değil.
Bunları baz alırsak bu kitapta edinilmiş herhengi bir okuma alışkanlığı beraberinde bireyi ve toplumu zora sokacak kişilik, kimlik bozukluğu da doğurur.
Tüm samimiyetimle: okumazsanız bir şey kaybetmezsiniz, aksine okursanız kaybedebilirsiniz.
Çok uzattım çünkü (HER KiTAP OKUNMAMALI)ciddiye alınması gereken bir konu olduğuna inanıyorum...
Çok sevdiğim bir okurun tabiriyle "Beyza Alkoç müritleri" bu incelememi hoş karşılamayacaklar ama ben sadece malûmu ilâm ettim hepsi bu !
Kalın sağlıcakla :)