Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

164 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Kitap hakkında her zamanki gibi site içi-dışı kısa bir araştırma yaptım. Okuyanlar ne hissetmiş, ben neredeyim ve bunun neresindeyim? Aklıma şu an nerede okuduğumu hatırlamadığım bu söz (beddua) geldi: “Kara kara kitaplara düşesin.” Bayağı güldüm. Yuvarlak görüşlerin haricinde (bireyin toplum içindeki bunalımı) genel kanı kitabın zor olduğu yönünde. Zor kitap tanımlaması epey su götürür. Başka bir zaman belki genişçe yazarız. Şimdi girmeyelim. Birçok kitap bu sıfatla anılıyor ama Kutu Adam’ın farkı okuyucuyu gerçekten savurması. Bunu da olağan karşılamak gerekiyor çünkü kitap zerrece anlaşılır olma kaygısı güdülmeden yazılmış ve olabildiğince girift. Tek alametifarikası –bana kalırsa- okuyucu tarafından çözülmeyi bekleyen yazınsal yapısı. Bu nedenle sofistike bir bakış açısına muhtaç. Benim kitabı okumayı düşünen arkadaşlara naçizane 3 tane ön bilgi şeklinde alımlanabilecek tavsiyem var. 1. Başlangıçtan itibaren kitabı psikolojik okumadan geçirin. Yazar Freud sever olduğunu gösteriyor. Bu nedenle salt Freud kişilik kuramının katmanlarıyla yola çıksanız bile önünüz epey açılacaktır. Pek önemli değil ama yine bir Freud sever ressam Rene Magritte’nin düşüncelerine göz atarsanız veya hatırlarsanız fena olmaz. 2. Kitabın her tarafı örümcek ağı gibi dışavurumsal betimleme yüklü. Elbette dışavurumcu yazar denilince birçok kişinin aklına ilk Kafka geliyor. Kitapta Kafka etkisi Kafka’yı aşma çabası ve Kafka ironisi şeklini almış. Kafka eserlerine bolca gönderme var. Benim ekleyeceğim; dışavurum- izlenimcilik, natüralizm karşıtlığı. Kutu adam, Jack London’un insansı özellikler gösteren kahraman köpeği Buck’un (Vahşetin Çağrısı) her bakımdan antitezini yansıtıyor. Sokak köpeği yaşantısını seçen, yine sokak köpeği özellikleri gösteren, köpeksi insanlar, kutu adamlar. Sokağın bir köşesine sinmiş sizi seyrediyorlar. Görünmez halleriyle yanlarından geçerken çoğunlukla onları fark etmiyorsunuz bile. 3. Kurgu, biçem, tema, birbirinin yerini alabilecek düzeyde iç içe. Anlatıcı değişiklikleri, zaman ve mekanda kaymalar, yazar atraksiyonu bol. Yazar Kobo Abe egoistçe her an varlığını göstermek istemiş. Örneğin diyaloğun yarısında zaman ve mekanı değiştirip devam ediyor. Konunun çıkmaza sürükleneceğini hissettiğinde anlatıcıyı değiştiriveriyor. 4. Fazla mı oldu? Yok, aklıma bir şey geldi onu da ekleyeyim dedim: Sanat, özelinde edebiyat size her zaman için hoşça vakit geçirmek, eğlendirmek sorumluluğunu yüklenmez. Öyle olsaydı eğlendirici bir şey olmaktan öte geçemezdi. 5. Yüz buldum, devam ediyorum sorusu: Bunca zahmetten sonra elimize ne geçecek? Cevap: Sizinkine cevap veremem. Kendiminkini de söylemek istemiyorum. Kitap hakkında kararsızım. Çok fazla açık noktası olduğunu düşünmeme rağmen beğendim sayıyorum. İlk kez okuduğum yazar Kobo Abe’yi tekrar okur muyum bilmiyorum.
Kutu Adam
Kutu AdamKobo Abe · Remzi Kitabevi · 1993214 okunma
·
236 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.