İlkokul yıllarımda Seksen Günde Devr-i Alem'i okuyarak tanıştığım Jules Verne ile uzun yıllar sonra tekrar bir araya gelmiş oldum. Kitabın Tübitak'tan çıkmış olması benim için beklentiyi katlayarak artırmıştı lakin okumaya başladıktan sonra yavaştan beklentimi düşürmeye başladım ve ortalama bir kitaptan beklenti seviyesine geldiğimde hayal kırıklığının da dozunu düşürmüş oldum. Kitapta, Dünyanın yörüngesine giren bir göktaşı ve onu, gözlemlemek ve kendi ismiyle isimlendirmek gayesiyle çırpınan iki amatör gökbilimcinin çekişmesi anlatılıyor. Hikaye üzerinden insanların hırsları, egoları, yersiz inatları ile toplumda saygınlık kazanmak pahasına yitirmek durumunda kaldıkları ironik bir şekilde anlatılmış. Bunun yanında evlilik ile ilgili de küçük mesajlar içeriyor kitap. Anlatımı, bana göre repliğinden çok tasviri ön planda olan bir tiyatro metni kıvamındaydı. Bunun yanında anlatımda yer yer eksiklikler olması, çevirmenin elinden geldiğince bu gedikleri kapamaya çalışması, bazı yerlerde verilen sayıların ve değerlerin gerçekten de anlaşılmaz oluşu, konudan uzaklaşmalara sebep oluyor. Bazı yerlerde ise detaya ve gereksiz uzatılmış cümlelere boğuluyorsunuz resmen. Jules Verne okumak isteyenlerin başlaması gereken kitaplardan biri olduğunu düşünmüyorum. Yazarın güzel romanlarından birkaçını okuduktan sonra, onların hatrına bunu görmezden gelebilirsiniz lakin diğer türlü, yazarın diğer romanlarını gözardı etmenize sebep olabilir.

Meteor AvıJules Verne · Tübitak Yayınları · 2008101 okunma

··

68 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Post Mortem