İnsan birinin evindeyken, nasıl ev sahibine tâbi oluyor, onun gibi hareket ediyor, onun gibi yaşıyorsa, Rabbimizin yarattığı bu kâinatta, bu dünyada da Onun koyduğu kanunlara, emir ve yasaklara uymak durumundadır. Bütün kâinat Rabbimizindir. Her an Allahü Teâlânın nimetinden yiyoruz. Her an Rabbimizin durdurmasıyla ayaktayız. Her an Allahü Teâlâ bizi görüyor. Her an bizi işitiyor. Onunlayız. İnsan, Rabbimizin mekânında, Rabbimizin havasında, toprağında, suyunda, mülkünde yaşar da, nasıl Ondan gâfil olur, Onu unutur, Allahü teâlâyı inkâr eder? Allahü Teâlâyı unutmamak, Allahü Teâlâyı her an hatırlamak Müslümanlıktır. Kısmî Müslümanlık olmaz. Câmide Müslümanlık, sokakta canavarlık olmaz. Bu dünyada hep Rabbimizin misafiriyiz. Hiçbir zaman unutmayalım Allah'ımızı. Netice bu çünkü. Neyi hatırlarsak, o şekilde ölürüz. Çünkü bir Hadîs-i Şerîfte Peygamber “sallallahü aleyhi ve sellem” Efendimiz buyuruyorlar ki, “Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz, nasıl ölürseniz, öyle haşr olursunuz.” İnşâallah biz Rabbimizi anarak, hatırlayarak yaşarız. Ölürken de Allahü Teâlâyı anarak ölürüz.
·
98 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.