Kitabı bitirdiğim zaman ilk söylediğim cümle "ah şu insanların gelenek ve inançları yok mu!" Özellikle bana bu düşünceyi yerlestiren Jude'un aşkı Sue inanilmaz sinirlerimi bozan bir karakterdi. İlk basta sevdim ama sonra...
Sinir olsam bile bana bu duygu yoğunluklarını verecek kadar başarılı yazılmış bir roman oldugu icin bu tarz kitapları seviyorum.
Bir insanın doğumundan ölümüne kadar tüm süreci anlatan kitapları da çok seviyorum. Başkarakterimiz olan Jude'un çocukluğundan ölümüne kadarki yaşantısını alan bu roman bana Tatar Çölü' nü bitirdiğimde yasadigim hissiyatı yaşatti
Tatar çölüne benzeyen başka bir kitap yok mu acaba diye hep soruyordum meğer burnumun dibindeymiş
Acılı, karamsar, hafif durgun bir kitap ama akıcı-sürükleyici.
İnsan duyguları mükemmel tasvir edilmiş. O dönemin inançları, evlilik kültürü, yaşam ve kendini geliştirme mucadeleleri, hedefleri, hayalleri... Bir insan ömrü... Sevdigim romanlar arasina girdi