Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

305 syf.
·
Puan vermedi
Muhabbet Meclisinden Sedalar
“Kim alimleri (layıkıyla) karşılarsa, muhakkak ki beni karşılamıştır. Kim alimleri ziyaret ederse, muhakkak ki beni ziyaret etmiştir. Kim alimlerle oturursa şüphesiz o benimle oturmuştur. Benimle oturan ise Rabbimle oturmuş gibi olur.” (Kenzu’l-Ummal, h. No: 28883) * Mümkünler dünyasında kiraz ağacı yapraklarının dökülmesiyle fezadan yıldızların düşmesi arasında fark yoktur. Mümkünler dünyasında yer çekiminin olmasıyla insanlar arsındaki cazibe arasında fark yoktur. Mümkünler dünyasında yağmurun nehri taşırmasıyla timsahın gözyaşı dökmesi arasında fark yoktur. Mümkünler dünyasında kırk sene önceki rüyayı kare kare hatırlamakla sabah kahvaltısında yenilen yumurtayı unutmak arasında fark yoktur. Mümkünler dünyasında suyun şifa olup baldıranın zehir olması arasında fark yoktur. Mümkünler dünyasında bir tel saçın yere temasıyla gerçekleşen nano titreşimle tsunamiye sebep veren zelzele arasında fark yoktur. Yoktur. Çünkü O vardır. Olur. Gökte çivili ay durur, bir parmakla yarılır. Deniz ayrılıp yol olur, insanlar koşar gider. Boş bir karında can olur, ağlar göz açar canan olur. Kuş dile gelmez dillidir, konuşup avcıyı şikayet eder. Kıvılcımdır kül eder, bir haberle koca ateş tende çiçek eder. Kralın ölümü sinekten olur, kuyuya düşen çocuk ölmez hükümdar olur. Parmaktan su akar ordu doyurur. Gökten kurbanlık iner. Beşikte çocuk konuşur. Ses fizandan duyulur. İçten geçen düşünceler duyurulur… Böyledir. Çünkü O vardır. Olur. Allah’ın kulları vardır, ilacın çare vermediğini bir nefesle şifaya kavuşturan. İki galiz sözle tansiyonu düşen, gözleri fal taşı gibi açılan insanoğlu dudak büzmesin buna. Allah’ın kulları vardır, bir nazarla karşısındakini etki altına alan. Babasının, patronunun hatta tanımadığı herhangi birinin bir yan bakışıyla gününü depresyonda geçiren insanoğlu gözünü yummasın buna. Allah’ın kulları vardır, şu kapıdan kimin ne zaman geleceğini bilen. Adına Murphy denilen kanunlara güvenen insanoğlu kulağını tıkamasın buna. Allah’ın kulları vardır, rüyalarla yol bulup yol gösteren. Gördüğü rüyanın etkisiyle hemen tabir kitaplarına sarılan insanoğlu omuz silkmesin buna. Vardır. Çünkü O vardır. Olur. * Düşünün, ben ne büyük bir rütbeye tutkuluyum, Çünkü O'nun kulunun kölesinin kuluyum.
Necip Fazıl Kısakürek
Necip Fazıl Kısakürek
* Huzur Defteri, o zamanlar yirmili yaşlarının başında bir delikanlı olan Fatih Çıtlak’ın Safer Efendi huzurunda tuttuğu notların yer aldığı ve çoğunlukla Safer Efendi’nin şeyhi Fahreddîn Efendi’nin anılarından müteşekkil bir güzide eser. Cerrahi şeyhi Hz. Pir Nûreddin Cerrâhî’nin mübarek hayatıyla başlıyor Huzur Defteri. Sonrasında silsile ile beraber Safer Efendi’ye değin isim isim gelirken diğer mübarek şeyhlerin hayatlarından da bahsediyor. Kısa da olsa her birinin yaşantısından bir tutama şahit tutuyor. Neler ve neler… Rüya ve tabirler, tekkeler, çile odaları, zikirler gibi tasavvufi ögelerin yanı sıra ahıra çevrilen camiler, sarayda edilen dualar, ibretamiz hayatlar, nişane vermek gibi tarihi ve ictimai açıdan da bilgiler barındırıyor kitap. Tüm bunlar, diz kırılıp boyun bükülen o ulvi meclisteki sohbetlerle gerçekleşiyor. Öyle leziz sohbetler ki kokusu okuyucunun burnuna, tadı yine okuyucunun damağına geliyor. Zaman ve mekan olarak uzak ve ayrı olunsa bile “gökteki yıldızları”n ne denli büyük olduğu böylelikle ikrar ediliyor. Kitap boyunca dikkat çeken esas şeyse edep. Gerek mürşidlerin gerekse müridlerin hem birbirlerine hem de sosyal hayatlarındaki davranışları, tutumları, hassasiyetleri bu hasletin ne latif bir nimet olduğunu gösterir durumda. Velhasıl, eser tümüyle güzel. Pek güzel. Şunu ifade etmeliyim ki hanımannelerimizin anlatıldığı kısım beni ayrıca etkileyen bölümlerden oldu. Zarafet, naz ve niyaz kadına bir başka yakışıyor. Kitabı alın, diz kırın ve dinleyin. Evet, dinleyin o meclisteki sesleri. Tavsiyedir. Şiddetle değil, muhabbetle.
Huzur Defteri
Huzur DefteriM. Fatih Çıtlak · Sufi Kitap · 2012142 okunma
··
2.574 görüntüleme
erhan okurunun profil resmi
Mazhar Alanson, Sahaflar Çarşısı'nda merhum Muzaffer Ozak Efendi ile olan anısını anlatıyor; "Onu gördükten sonra bir şey oldu. Nasıl anlatayım? Sırf bir bakışla yani." youtube.com/watch?v=JN03PzE...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.