Pazar akşamları çay saatinde ufak bir avuntuya kavuşurduk: Yarım dilim yerine bütün bir dilim ekmek verilirdi, hem de üzerinde, ince nefis bir tereyağı tabakasıyla… Bu, bir Kutsal Pazar Günü’nden öbür Kutsal Pazar Günü’ne kadar dört gözle beklediğimiz cennet taamıydı! Bu cömertlik örneği dilimin yarısını kendime alıkoymayı çoğunlukla başarıyorsam da öbür yarısını mutlaka büyük kızlardan birine vermek zorunda kalıyordum.