Dolayısıyla, Almanya'da, halkın bağımsızlığının yerine halkın ataerkil ancak bürokratik yöntemlerle gözetildiği bir yönetim şekli gelişirken, büyük devletlerin en Calkvinisti olanı Amerika'da çoğunluğun yönetimi fikrine ulaşılması bir tesadüf değildir.