Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

400 syf.
7/10 puan verdi
Serinin ikinci kitabı olan kazananın suçu, ilk kitaba göre kesinlikle daha ağır, daha diplomatik ve bol entrikalıydı... Bütün bir kitap çekişmeli bir satranç oyunu izliyor gibiydim. Kestrel, ilk kitabın sonlarındaki o aklı beş karış havada halinden sıyrılmıştı ve gerçekten tam bir imparatoriçe havasındaydı. Daha önceki incelemede de söylediğim gibi çok havalı ve akıllı bir karakter. İlk kitapta beni biraz hayal kırıklığına uğratmış olsa da bu kitap durumu kesinlikle toparladı. Kestrel'in babası ikinci kitapta çok zalim ve soğuk biri olarak tasvir edilmiş ama ilk kitapta bu kadar değildi. Kendince kızının iyiliğini düşünen, destekleyici ve 'sevgisini göstermeden seven' bir baba figürüydü. Yazar madem bu yolda gidecekti, ilk kitapta da babayı bu şekilde yazsaydı keşke. Tutarsızlık hiç hoşuma gitmedi. Bir başka canımı sıkan durum Jess ve Ronan'ın kitapta yerinin olmaması. İlk kitap Jess için her şeyi yapan, Ronan'a romantik olmasa da dostane hisler besleyen, ikisine de değer veren biriydi Kestrel. Bu kitapta onları çok az gördük. Hatta Ronan'ı hiç görmedik bile diyebilirim. Başına gelenleri hiç hak etmiyordu. Bence çok iyi biriydi. Her zaman Kestrel'ı önemseyen, onun için her şeyi yapan, herkes Kestrel'a sırt çevirmişken onun arkasında olan, herkes müziği ile ilgili Kestrel'ı yargılarken ona "müziğini destekliyorum, sana ülkedeki en güzel piyanoyu getireceğim" diyen, Arin ile ilgili dedikodular çıktığında Kestrel'a inanıp onurunu korumaya çalışan, iyi biriydi. Böyle zalimce haksızlığa uğrayan karakterler beni çok kederlendiriyor ve yazarlara kızıyorum. Ayrıca ben Kestrel'ın yerinde olsaydım ne olursa olsun Ronan'ın askere katılmasına izin vermezdim. İmzaladığı kağıdı yırtar atar, gerekirse gitmemesi için elini kolunu bağlardım. Benden nefret etmesi umrumda olmazdı. Vefa böyle bir şey çünkü. Arin ve Kestrel ilişkisi ile ilgili söyleyecek çok fazla şey yok çünkü kitapta da çok sahneleri yok gerçekten. Arin'in doğuda geçirdiği kısımlarda okurken biraz sıkıldım. Kaplan saldırısının olduğu kısmı okumak keyifliydi sadece. Kestrel ile prensin arasında kurulan arkadaşlık ve karşılıklı anlayış çok hoştu. Sonuçta acıyı, o acıyı yaşayan anlar. İkisi de imparator tarafından kukla gibi oynatıldıkları için birbirlerine sempati duymaları kaçınılmazdı. Prensin hediye ettiği yavru köpekle ilgili kısımlar çok güzeldi ve başına bir şey gelecek korkusuyla sahiplendirmeye çalışmasını çok dokunaklı buldum. Genel olarak ağır işleyen kurgusuna rağmen sevdiğim ara kitap kazananın suçu ama yukarıda bahsettiğim sebeplerden dolayı ilk kitaptan bir puan daha düşük veriyorum. 7/10
Kazananın Suçu
Kazananın SuçuMarie Rutkoski · Pegasus Yayınları · 2017272 okunma
·
1 artı 1'leme
·
403 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.