Han Hanedanlığı'nın 220 yılında yıkılışından sonra yüz yıllar boyunca Çin'de bir devlet birliği sağlanamadı. Üstelik Türk, Moğol, Tibetli gibi halkların Çin'in içlerine girip yerleşmeleri ve devletler kurmaları siyasi olduğu kadar kültürel bir dönüşüm de meydana getirdi. Çin düşüncesinde eski anlayışın aksine Türkler artık medeniyet kuran ve dinleri, eğitim, kültür, sanat, imar gibi faaliyetleri himaye ve teşvik eden bir kimlikle anılıyordu. Üstelik yüz yıllar boyunca birkaç Çinli hanedan dışında Çinlileri idare eden hanedanların tamamı dışarıdan gelmeydi.