Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

559 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Yıllarca Notre Dame'ın Kamburu
Quasimodo, Aşık olunamayan adam; içinde yaşadığı çağ gibidir, çarpıktır, biçimsizdir, bir gözü kördür, sağırdır, sevgisizdir, ruhu karanlıktır. Uzaktan bakmak istersiniz. Acınasıdır ama sevilesi değil.Halktır. Phoebus, Aşık olmayan adam; ün düşkünüdür, gösterişlidir, bencildir, kibirlidir, kan emicidir, vicdansızdır. Çekinilesi ve imrenilesidir. Yöneticiler sınıfıdır. Claude Frollo, Aşık olması yasak adam; yasaklardan ördüğü duvarlar arasında ruhu hapsolmuştur, insani duyguları bastırılmıştır. Her adımı cennete biraz daha yaklaşmak içindir, çıkarcıdır, riyakardır, samimiyetsizdir ve nefret doludur. Gerçekte sevilmeyen ama korkulandır. Kilisedir. Esmeralda, Üç adamın ve üç sınıfın aşkıyla yükselen fakat dipte kalmaya mecbur kadındır. Güzel-akıllı-zengin olduğundan ya da sadece biraz dikkat çektiği için cadı diye yaftalanıp kolayca ortadan kaldırılabilen kadınlar içinde bir kadındır. "Bu çağ acımasızdır." Adalet yitirilmiştir. Ölüm sıradanlaşmıştır. Kilise insanların ruhlarına, kral ve yandaşları ekmeklerine çökmüştür. Bu Paris pis kokuludur. Ölüm kokar. Vicdansızlık kokar. Kötülük kokar. Bu bulanık sokaklarda gezinip duran birtakım kıyafetler vardır: Kötülükleri örten, duyguları iyice bastıran siyah cübbeler, Alçaklığı, düşkünlüğü, şehveti, korkaklığı saklayan üniformalar, Gücü, kibri, acımasızlığı semirten pelerinler, Ve zayıflığı, yoksulluğu, günlük kısa mutlulukları, yaşamın gerçek izlerini saklamayan sıradan elbiseler. Bu cübbeler, üniformalar, pelerinler ve sıradan elbiseler sokakları arşınlar dururlar. Bazen karşı karşıya gelirler. İyilikle kötülük, varsıllıkla yoksulluk, mutlulukla hüzün, yalanla hakikat bunları yan yana görünce çatışmaya başlar. Bu kıyafetler "şeytan"ları yalnız birbirilerinde görmezler. Bazen de hayvanlarda gördükleri olur. Bu yüzden bir ipte sallandırılan domuz, keçi ve diğer hayvanlar çoktur. İnsanlık, Paris'in ensesinde soluyadursun. Orada birileri daha vardır. Mimari tahttan inerken, taştan harflerin yerini "Gutenberg'in kurşundan harfleri" alırken Hugo'nun gönlünün gözden düşmesine razı olmadığı biri: Notre Dame, Quasimodo'nun çıkıntılarına girintileriyle anne olan Notre Dame. Başdiyakoz Frollo'nun kara emellerine sırdaş olan Notre Dame. Koca Paris'in bir köşesine sığdıramadığı güzel Esmeralda'ya sığınak olan Notre Dame. Orada hala tarihin tanığı olarak vakurca yükseliyor. Henüz görmedim ama insanda susma hissi uyandırdığına eminim. Usta romancımız Kemal Tahir'in roman sanatı için kısa ama yoğun bir tanımı vardır: "Drama düşmüş insan anlatımı." Şimdi bu bahtsızlar ordusu içinde dramların en büyüğü hangisidir? Çirkinliğinin ve sevgisizliğinin bilinciyle yoğrulan Quasimodo mu? Kendini bildi bileli kimliksiz ve kimsesiz olan ve bu yüzden güce aşık olan Esmeralda mı? Bu son okumamda gördüm ki değil. Bence dram Claude Frollo'dur. O sadece tüm insani duyguları inkar edilmiş, dinin çıkarcı ve kokuşmuş yüzü değildir. Her an korkuyla ve hesapla yaşayan insanlığın çıldırışı değildir. Frollo, bir devrin yıkılmaya yüz tutuşudur. Bilime bulaşmıştır. Ömrünü feda ettiği düşünceleri ve asıl istekleri arasında sıkışmıştır. Çorak ruhunu inancı yeşertememiştir. Orada tutkular için ne geniş bir yer olduğunu görmüştür. Aklın dogmaya çektirdiği çiledir o. Bir insanlık durumudur. Hugo, Quasimodo'nun çirkinliğini hem onca gözümüze sokup hem de aşkı asıl hak edenin Quasimo olduğunu ima etse de aşk ömrü boyunca kaçtığı cehennemi yeğleyen Frollodur! Neler anlattım! Oysa kalemi elime aldığımda aklımda Hugo'nun müthiş romancılığı, Cromwell'in ön sözü, romantizmin ilkeleri ve bu eserde uygulanışı, Notre Dame'ın Kamburu'nun evrenselliği, zamana yenilmezliği gibi düşünceler vardı. Bazen hisler fikirlerin önüne geçiyor. Zaten Hugo da aklın yanına duyguyu koymamış mıydı! Buraya kadar iyi ki okudunuz. Çünkü çok seviyorum! Uzun bir sevda bu.İlk önce çizgi filmle başladı. "Bana su verdi!" derken parlayan Quasimodo'nun tek gözü aklımdan çıkmadı. Sonra "bazı anlamlara gelmeyen" kelimeler gelip baş köşeme oturdular. Daha sonra fim, müzikal, yine kitap... Ben edebiyatla büyüdükçe o da benimle büyüdü. Bu son okuyuşta biraz da taştı artık! Notre Dame'ın Kamburu, şimdi seni bir süre misafir ettiğim yerden alıp tahtına geri koyuyorum. Orada biraz daha demlen. Kırklı yaşlarımda yeniden buluşmak üzere... Güle güle!
Notre Dame'ın Kamburu
Notre Dame'ın KamburuVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202232,6bin okunma
··2 alıntı·
6 artı 1'leme
·
18,5bin görüntüleme
Gönül. okurunun profil resmi
Kafam hala Hugo ile doluyken şimdi rastladım: "YEDİ İHTİYAR Victor Hugo'ya İnsanla dolup taşan bir kent, bir düşler kenti, Gündüz bu görüntüye her geçen durup bakar! Bu dev kitlenin ince damarlarıysa, sanki Ağacın özsuyudur, her yanından giz akar. Sabahleyin bir ara kasvetli bir sokakta Boyları sis içinde yüksek görünen evler, Oyuncunun ruhuna benzeyen bir ortamda, Taşmış bir nehrin iki rıhtımı gibiydiler, Kirli ve sarı bir sis her yana nem saçarken, Yürürdüm bir kahraman gibi öfke içinde, Ve usanmış ruhumla sürgit tartışarak ben, Çöp arabalarının sarstığı mahallede. Sarı pırtılarıyla ansızın bir ihtiyar, Islak göğe öykünen bir tavır içersinde, Gözlerinde ne fitne ve ne de fesatlık var, Sadaka yağdıracak bakışı kendisine ."
Kötülük Çiçekleri
Kötülük Çiçekleri
sayfa 212)
Neşe okurunun profil resmi
Öyle keyifle okudum ki, tekrar okumak üzere kaydettim incelemeni. Şiir gibi yorumlamışsın. Üst üste yığılmış kitaplar beni beklerken bir kez daha bu eseri okuyasım var şimdi. Böylesi harika bir yazı için Gönül’ümü gönülden kutluyorum. Ellerin dert görmesin canım. 👏👏👏💐♥️
Gönül. okurunun profil resmi
Teşekküe ederim abla 🌺 Okuma planlarını sekteye uğrattığım için memnun olurum.:)) İnan ki ben ilk defa okumuşum kadar büyülendim. Hani söylenmedik bir şey bırakmamış Hugo! İşte öyle bir şey...
2 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Ebru Ince okurunun profil resmi
"Âlimim ama ilmi ayaklar altına alıyorum.. ..asilzadeyim ama adımı lekeliyorum; rahibim ama dua kitabını şehvet yastığı yapıyor, Tanrımın yüzüne tükürüyorum! Bütün bunları senin için yapıyorum, büyücü! Senin cehennemine layık olmak için" ❤:))
Gönül. okurunun profil resmi
"Tüm ilaçlarımı kullanmak istedim: Manastır, mihrap,bilimsel çalışmalar, kitaplar. Çılgınlıklar" Bir olumsuz karakterin yeri bu kadar güçlü olsun! Kitabın sarhoşluğunu atamamış bir okurun selamı ile🌺😊
3 sonraki yanıtı göster
Gönül. okurunun profil resmi
Bu incelemeden sonra muazzam romanın izlerini yakalamak için gitmiştim. #209889865
Serdar okurunun profil resmi
Çok güzel bir inceleme, emeğinize sağlık. Ek olarak; kitabın yoğun dramı içerisinde Grenguar karakterinin yaşadıkları ile Victor Hugo mizahi yönünün de ne kadar kuvvetli olduğunu gösteriyor.
Gönül. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim katkınız için.
1 sonraki yanıtı göster
Mehdi Bayram okurunun profil resmi
Bu nasıl bir birikimdir. Tebrik ederim sizi. Çok şahane bir inceleme olmuş 👏🏻
Gönül. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim. Sevdiğim bir eser hakkında uzun bir incelemeyi okutabildiğime memnun oldum.
Gönül. okurunun profil resmi
"Ortaçağ Parisi'nde 1250 yılı bu yeniden doğuşun iki çığır açıcı olayına sahne oldu. O yıl Jehan de Chelles, Notre-Dame Katedrali inşaatının son safhasına geçti. Şehrin merkezinde, Seine Nehri'nin kollarının arasındaki bir adanın doğu ucundaki güzel bir arazi üzerinde muhteşem oymaları olan bir taş dağı gibi yükselen Katedral, Batı uygarlığının bu yeni merkezinde Hristiyanlığın gücüne tanıklık ediyordu. Ancak Konstantinus'un Roma'da inşa ettiği Lateranus Bazilikası'nın açılışını kutlayan törenler ile bu katedralin açılışında Paris halkının yaptığı kutlamalar arasında bir fark vardır. Kilise'yi ve Devlet'i temsilen hem Paris Piskoposu hem de Fransa Kralı olayın keyfini çıkarmışlarsa da Parisliler Notre-Dame'ı aynı zamanda yapı sanatlarının bir zaferi olarak kutlamışlar, el işlerini yapan oymacılar, cam ustaları, dokumacılar ve marangozlar ile işi finanse eden bankerler onuruna bir ziyafet vermişlerdi."
Ten ve Taş
Ten ve Taş
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.