Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Türk alimlerin hukuk ilmine katkısı
6. Sözü bitirmek için İslâm'ın en önemli yardımlarından birisinden söz edeceğim: Islâm'dan önce Hukuk ilminin mevcut olmadığını duymaktan büyük bir hayrete düşmeyiniz. Tekrar ediyorum: Hukuk ilmi İslâm'dan önce yoktu. Çinlilerin, Babillilerin, Hinduların, Yunanlıların, Romalıların ve diğer toplumların sadece kanunları vardı, fakat insanların hareket alanının kurallarına dair teorik bir hukuk ilimleri yoktu. Hukuk ilmi, kanunun kaynakları, hukukun felsefesi, yasama metodları, yorumlama, uygulama vs. gibi konuları ele alır. Dünyada böyle bir konuda yazılmış en eski eser, teorik Hukuk ilminin kurucusu İmam Şafiî'nin, Hukukun Kökleri'ne (Usul'ül-Fikh) dair yazdığı 'Risale' adlı kitabıdır. Ona göre bu ilim, kökleri oluştururken, Kanun kurallarının dallarını da meydana getirir. 7. Eskiler, yalnız dallara sahiptiler; müslümanlar yalnız dallara sahip olmakla kalmadılar, kökleri düşünenler de önce onlar oldular. Müslümanlarda Usul'ül-Fikh tarihini araştırırken kurucusu İmam Şafiî'den sonra bu ilmin büyüme ve gün yüzüne çıkmasını Türklere borçlu olduğunu görmekle hayretlere düştüm: Matüridî, Cassas er Razî, Debusî, Serahsî, Ebu'l-Yüsr Pezdevi, Eb'ul-Usr Pezdevi, Alauddin Semerkandi... hemen hepsi Orta Asya kökenli, yani Türk idiler. Eski Türkler, dünyanın hiçbir yerinde, ne Romalılarda, ne Çinlilerde ve ne de diğer milletlerde bulunmayan bir Hukuk ilmini ortaya çıkarma kabiliyetini gösterdiklerine göre, umulur ki, yeni Türkler, tarihlerinin mirasını araştırıp onun değerini takdir ettikten sonra, başkalarından alıntı yapma ve onları izleme yerine, başkalarına yeniden şerefli bazı şeyler vermeyi ve onlara rehber olmayı bileceklerdir.
Sayfa 16
·
239 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.