Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Yıldırım Bayezid'in oğlancılığı ve bunun yayılması
Eskiden geleneklerin ve yaşam biçiminin saf ve temiz bir şekilde muhafaza edilmesiyle Osman Gazi'nin soyundan gelenlerin kudretini hatırlatan Bursa Sarayı, şimdi bambaşka bir biçime bürünüyordu. Örneğin Bizanslı tarihçi Dukas'ın anlatımı, Osman Gazi'nin ve Orhan Gazi'nin dönemindeki sadeliğin nasıl unutulduğunu en iyi gözler önüne serebilir. "Yıldırım Bayezid, Bursa'da yükselen talih ağacının meyvelerini topluyordu ve günlerini yaşamın çeşitli tatları içinde geçiriyordu. Zira dünya üzerinde bulunabilecek bütün güzelliklere ve zarifliklere, muhteşem hayvanlara, altın ve gümüşlere ve Allah'ın insanın yüzünü güldürmek için yarattığı bütün diğer nesnelere sahipti ve bütün bunlar hazinelerinin arasında bulunuyordu. Etrafında her tür milletten bir araya getirilmiş olup, istemeseler bile kendi dillerinde şarkılar söyleyen Rum, Sırp, Eflak, Arnavut, Macar, Saksonyalı, Bulgar ve İtalyan, güzel vücutlu gencecik seçkin oğlanlar ve güzellikle güneşi bile gölgede bırakan kızlar duruyordu. O ise aralarında sürekli hem oğlanlar, hem kızlarla kendini şehvetin kollarına bırakıyordu". O dönemlerde padişahın sarayında baş göstererek, cezalandırılmadan göz yumulan ve buradan yola çıkarak daha geniş alanlara yayılan diğer ahlaki bozuklukların yanında özellikle oğlan sevgisi de gösteriliyordu. Zira padişahın yakın çevresinde hüküm sürmeye başlayan ahlaki bozukluklar kısa sürede diğer çevrelere de yayılıyor ve sarayın kötü örneği tarafından beslenerek, hızlı ilerlemeler kaydediyordu.
Sayfa 288Kitabı okudu
·
729 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.