Kitabı okumam üzerinden çok zaman geçti sayılmaz. Beğenerek okumuştum, kısa olduğu için birkaç gün içinde bitmişti de. Üniversiteye geri döndüğüm, evimden ayrıldığım için biraz üzgün olduğum bir zamana denk geldiğinden beni daha da üzdüğünü söyleyebilirim aslında. Eğer güzel bir zamandan geçmiyorsanız, hiç okumaya yanaşmayın. Keza çok mutluysanız da öyle.
Bilinçakışı yöntemiyle kaleme alınmış bir eser. Böyle bir yöntemle yazılan okuduğum ilk kitap olduğu için başta garipseyerek okudum fakat oldukça da hoşuma gitti. Olayları, alkolik bir kadın olan Sasha'nın kendi gözlerinden, kendi düşüncelerinden okuyoruz. Kendini her ne kadar "umursamaz ve rahat takılan" bir insanmış gibi lanse etmeye, bilhassa kendini de buna inandırmaya çalışsa da, karşımızda yalnız ve üzgün bir kadın var. Bir kadın olarak Sasha'nın yerine kendimi koydukça üzüntüm daha da arttı. Üzüntüm arttıkça daha da okudum. Okuduğum en acayip yapıtlardan biriydi.
-184 sayfa.
-Kapak ve iç tasarımını oldukça beğendim.
-Puanım 8/10.
"Rhys'in en ince ve bütünlüklü romanı, en insancıl eseri."
V. S. Naipaul
·
87 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.