Yaşamak’taki şu anektodu okumak gerek: bir toplantıdan sonra, ismet özel(komünist iken) yanıma yaklaştı, tebrik ederek ‘gecenin yıldızıydınız’ dedi. Birkaç cümleden sonra ‘bizim safımızda olmanızı isterdim’ dedi. ‘Allah korusun’ dedim. İsmet’in yanında nursuz bir yüz belirdi. Haşa ‘ne karışır?’ dedi. Ve ben ‘yalnız O karışır’ dedim.