Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

184 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
#karanlığınyüreği emperyalizm, sömürgecilik ve ırkçılık kitabın ana izleklerini oluşturuyor. Hikaye içinde hikaye anlatımı olması sebebiyle anlatıcı ve zaman değişiklik gösteriyor. Bu sebeple yazar, okurundan özenli ve dikkatli bir okuma bekliyor. Sondaki gözyaşlarını saymazsak, içinde aşk geçmeyen, ender bulunan ancak adından anlaşılacağı gibi karamsar da bir roman. Kitabın adından başlayarak metin içinde sürekli tekrar eden “karanlık” metaforu başta olmak üzere; “aydınlık, sis, nehir, gemi, yılan, fildişi, palyaço kıyafeti ve kafatası”da kullanılan diğer metaforlar. “Karanlık” medeniyetten uzaklığı, vahşeti, kötülüğü ve siyah adamı; “aydınlık” beyaz adamı, medeniyeti ve iyiliği; “sis” yeniden doğumu sağlayacak büyülü eşikten geçişi ve bilinmezliği; “nehir” zamanın akışını ve anlatıcının dönüşümünü sağladığı rotayı; “gemi” kişinin dönüşüm aracını ve medeniyetin sömürü aracını; “fildişi” emperyalizmin doğa üzerindeki katliamını; “palyaço giysisi” gerek beyazların medeniyetine taparak gerek korkarak köleleşen Afrikalıların trajikomik durumlarını; “kafatası” barbar Avrupalının yarattığı korku imparatorluğunu sembolize ediyor. Beyaz adam, siyah adamın bakir topraklarına girince; onlara hükmetmeye, onları köleleştirmeye, topraklarını yağmalamaya ve halkın yaşam kalitesini düşürmeye başlar. Adeta bu halkın yüreğini söküp atar. #josephconrad modernizmin öncüsü ve Polonya asıllı İngiliz bir yazardır. On yedi yaşında ticaret gemilerinde başladığı gemi adamlığı işine yirmi yıl boyunca devam etmiş, sonrasında yazarlıkta karar kılmıştır. Bu yüzden denizcilik temasının birçok romanına sindiğinden bahsediliyor. Beyaz perdeye 1979 yapımı #ApocalypseNow adında bir film ile uyarlanmış. Kullanılan imgesel dil aracılığıyla metaforik ve katmanlı anlatımı sebebiyle kitabın her okunmasında farklı bir anlam ortaya çıkabileceğine dair bilimsel makalelerde ortaya atılmış görüşler mevcut. Misal; tanıyan her insanın gözünde ilahlaşan, karşısında kimsenin konuşamadığı Kurtz, sembolik bir anlatımla tanrı olabilir mi? Peki bir gemiyle onu aramaya giden geminin kaptanı Marlow, kendi hayatını yürüten ve içsel yolculuğu sırasında tanrı arayışı içinde olan bir adam olabilir mi? Marlow, Afrika kıtasında gördüğü vahşet ve bu ülkeden yaptığı fildişi ticareti sayesinde yoksul bir adamken sonradan zengin ve acımasız olan Kurtz karakterinin vahşileştiğini görmesi üzerine, kalbindeki tanrıyı öldürmüş olabilir mi? Bunlar kitabı bitirdiğimde o metaforların bana hissettirdikleriydi. Çok mu uçuk düşüncelere daldım diye kendimden şüphe etsem de düşüncelerimi “içsel yolculuk” anlamında destekleyen bir makaleye denk geldim neyse ki. Ön planda başka bir şey anlatırken arka planda farklı şeyler anlatan ve beni araştırmaya sürükleyen bu tip kitapları seviyorum. Bu yüzden beş yıllık kalkınma planım içine bu kitabı dahil ediyorum ve beş yıl sonra tekrar okuduğumda aynı düşünce girdabına sürüklenip sürüklenmeyeceğimi denemek istiyorum.
Karanlığın Yüreği
Karanlığın YüreğiJoseph Conrad · Can Yayınları · 20114,255 okunma
·
106 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.