Osmanlı İmparatorluğu'nun bütünlüğü, ücra köyündeki kerpiç kulübesinde yaşayan köylünün zerre kadar umurunda değildi. Onun imparatorluk hakkındaki tüm bilgisi, kendi vadisiyle sınırlıydı. Artık hürriyet ilan edildiğine göre, her şeyin farklı olacağı söylenmişti kendisine. O da vergi tahsildarının zorbalığı, beyin kibiri, askerin gaddarlığı artık bitecek diye ummuştu. Bundan böyle toprağını korkusuzca işleyebileceğini düşünmüştü. Belki de ailesiyle birlikte üretmek için uğraşıp didindiği mahsulden biraz daha fazla pay alabilecekti. Köylünün hürriyetten anladığı buydu işte.