Gurur ve kibir şirkin tabii bir sonucudur. Allâh’a şirk koşan aynı zamanda bencildir. Allâh’a şirk koşan kimse ahlakı ve fazileti hafife alır. Müşrikler boş ümitlerle yaşarlar. Tanrılarına adaklar adar ve böylece tanrılarına rüşvet vererek tüm saçma ve kötü davranışları için istediklerini yapma hususunda ruhsat aldıklarına inanırlar. Bu boş inançlar onları daima günah ve kötü davranışların ağına düşürür ve tanrılarına güvenerek ruhlarını temizlemeyi saf ve iyi bir hayat yaşamayı ihmal ederler. Karşılıksız olarak ve yalnız mükafatını Allâh’tan beklemek suretiyle yardım yapılan bir toplumda insanın yalnız ve çaresiz kalması zordur. Bunun aksi ise yalnızlık, korku ve kimsesizlik gibi insanı psikolojik yönden derinden etkileyen problemlerle baş başa kalmaktır. Şirk de böyle bir duruma neden olmaktadır. Şirk gerek şahsi gerek toplum hayatında bir ıstıraptır. Allâh’a ortak koşanın gayesinde bir sebat yoktur. Bu nedenle sürekli bir buhranın, bitmeyen bir ıstırabın korkusu içinde çırpınır