Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

624 syf.
·
Puan vermedi
Cenderede Ülkem
Ahmet Şık, siyasi görüşünü belli etmekten hiç çekinmeden çok net bir şekilde bu eseri kaleme almış. Kitap belli yerler dışında kronolojik olarak hareket ediyor. F. Gülen'in ilk filizlenmeye başladığı noktadan 2014 yılının malum olaylarına kadar aktarımlarda bulunuyor. Başlangıç noktasında merkezini Necmettin Erbakan'dan alan milli görüş ile çekişmeler ve bu noktadaki manevralar, cemaatin genel siyasi yaklaşımının stratejisi göstermesi adına en yalın hâl belki de. Nedir bunlar, fazlaca takiyye ve ılımlı İslamiyet. Hatta Erbakan ile devletin içine giren cemaatler arasında da yer bulamamıştır. Şimdilerde bunu Erbakan'ın feraseti olarak aktarıyorlar ama durum biraz da iki karşıt cephenin aynı sofrada bulunmak istememesiydi. 2002 ve sonrasına bakıldığında da belli ki arada hep canı yanan, ideolojik olarak güçlerinden yararlanılan insanlar hep aldatılmıştır, kandırılmıştır, soyulmuştur. Bir hükümetin tamamı baştan kokmuş hali, yargıdaki usulsüzlükler ile yok sayılmış ve soygunların/ rüşvetlerin/ihaleye fesatların davaları kapatılmıştır. Cemaat ile olan savaş ile birlikte hadsiz güç uygulamaları ile kurunun yanında yaşı yakmaktan da çekinilmemiştir. Hatta bu bir güç gösterisi olarak şova dökülerek herkes sessizleştirilmiştir. AKP/ cemaat ilişkisindeki bu pespayeliklerin de nedeni biraz da dilsiz şeytanlardır. Bu da sorunun devlet mekanizmasında olup olmadığı sorusunu aklıma getiriyor. Her iki tarafa da mensubiyeti olmadığını düşünebileceğimiz ama bu konuları yakından takip etme kudretine sahip olacağını düşündüğümüz kimselerden genellikle ses çıkmamıştır. Özel bir araştırma yapmadan sadece anımsama kuvveti ile düşündüğümde Ahmet Necdet Sezer'in herhangi bir net yorumunu ben konu hakkında hatırlamıyorum. Ya da buna benzer benim aklıma gelen bir kaç marjinal sol parti mensupları var. Birincil amaçları iktidarı yıpratmak ya da cemaati parçalamak olmayan bu adamların yapılan hukuksuz ve çirkin işleri açığa çıkarmak gibi bir mükellefiyetleri varken; bu konularda sessiz kalmışlardır. Bunun nedeni bence devlet düzenin bekasını korumak ve işleyen para ve itibar çarklarının devam etmesini sağlamak. Son olarak, bu devlet mekanizmalarının biraz daha şeffaf olması gerekiyor artık. Hükümetler , bürokratlar baya uzun uzun yaptıkları her şeyi şeffaf bir şekilde dökmeli ve sonrasında da bizleri rahatlatmak adına bunları gerekçelendirmelidirler.
Paralel Yürüdük Biz Bu Yollarda
Paralel Yürüdük Biz Bu YollardaAhmet Şık · Postacı Yayınevi · 2014114 okunma
·
85 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.