Gönderi

Revan-İrevan-Erivan...
Doğduğum köyün adı Haçaparak'tı. Buradaki Türkler Malazgirt savaşından sonra Türkistan'dan Batıya doğru akan Türk boylarından biridir. Önce, bugün İran Azerbaycan'ı diye adlandırılan bölgeyi Türkleştirmişlerdi. Yani, Türkistan'dan Selçuklu devletinin mensubu olarak Azerbaycan'a gelmiş ve Selçuklu devletini, Güney Azerbaycan'da kurmuştuk. Devletin merkezi ise Tebrîz'di. Selçuklu devleti Sultan Alpaslan ve Melikşah devirlerinde Anadolu'yu fethettikleri gibi, bir koldanda kuzey Azerbaycan'a akın etmiş ve bugünkü Kuzey Azerbaycan'ı fethederek Türkleştirmişlerdi. Babamın anlattığına göre benim doğduğum köy ve bölgeye 16. yüzyıl başlarında gelerek yerleşmiştik. Bizim köy ve bölgemiz Aras ırmağının kuzeyinde Revan Hanlığı'na dahildi. Revan Hanlığı, batı Azerbaycan'ın bir bölgesiydi, Revan veya bugünkü Ermenistan'ın başşehri Erivan'ın ahalisinin yüzde doksanı Türklerden müteşekkildi. Hanlığın da yüzde doksanı Türklerden ibaretti. Doğduğum köy Erivan´dan sekiz kilometre güneydeydi. Gökçe gölünden çıkan Zengi irmağı, köyümüzün yanından akarak Arpaçay ile birleşir ve Aras nehrine dökülürdü. Bölge ovalık, çok verimli toprakları vardı ve Zengi çayından alınan suyla topraklar sulandığından her çeşit sebze, meyve ile birlikte çeltik, buğday, pamuk da yetiştiriliyordu. 1926 senesine kadar bizim köylerle komşu köylerimiz en fazla bostan bitkileri ile birlikte buğday ve çeltik yetiştiriyorlardı. 1926 senesinden sonra hükümetin baskısıyla pamuk ekimine geçildi.
·
43 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.